Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2257 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 52577 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 13. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 08/09/2011NUMARASI : 2009/637-2011/536DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ücret alacağı ile vergi iadesi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A)Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, müvekkilinin 20.11.2004-18.06.2009 arasında taş ocağında KONKOSOR YAĞCISI olarak çalıştığını, sigorta girişinin 01.01.2005 tarihinde yapıldığını, net ücretinin 880 TL olduğunu, davalı şirketin 2009 Ocak ayından itibaren diğer işçiler gibi davacının da maaşlarının ödememeye başladığını, ekonomik kriz gerekçe gösterilerek para olmadığının ileri sürüldüğünü, artık geçinemeyecek duruma gelen davacının birikmiş maaşlarının ödenmesini, aksi halde şikayet edeceğini söylediğinde davalı tarafından işten atıldığını iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil, ücret, yıllık izin, vergi iadesi alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B)Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, davacının 01.01.2005 tarihinde çalışmaya başladığını, 19.06.2009 tarihinden itibaren 6 gün boyunca izin almaksızın ve haklı bir nedene dayanmadan işe gelmediğini, noter ihtarnamesi gönderildiğini, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının iddiasının tamamen senaryo olduğunu, imzasını taşıyan ücret bordrolarında görüleceği üzere eğer fazla mesai yapmış ise ödendiğini, haftalık 25 saat fazla mesai iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının 08.00 sularında işe geldiğini, 08.30 işe başladığını, 17.30’a kadar çalıştığını, toplam 1,5 saat yemek ve çay molası olduğunu, haftada 1 gün tatil yaptığını, hak ettiği tüm izinlerini kullandığını, bunun imzalı yıllık izin defteri ile sabit olduğunu, milli bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, en son ücretinin brüt 666,00 TL olduğunu savunmuştur.C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı, izin, fazla mesai, genel tatil, hafta tatili alacaklarının tahsiline, ihbar tazminatı ve vergi iadesi taleplerinin reddine karar verilmiştir. D)Temyiz:Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.E)Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde Ocak 2009 tarihinden itibaren vergi iadelerinin ödenmediğini iddia ederek bu alacak bakımından talepte bulunulmuştur. Davalı vekili, davacının Ocak, Şubat, Mart, Nisan 2009 aylarına ait asgari geçim indirimi (vergi iadesi) alacaklarının bu aylara ait ücret bordrolarında tahakkuk ettirilip ödendiğini savunmuştur. Bilirkişi raporunda 2009 yılında vergi iade uygulamasının kaldırıldığı, asgari geçim indirimi uygulaması getirilip, davacının imzasını içeren ücret hesap pusulalarına nazaran Mayıs 2009 ayına kadar asgari geçim indirimi tutarlarının bordro içeriğinde yer alıp davacıya ödendiği ve Mayıs 2009 ayına ilişkin 49,95 TL ve Haziran 2009 ayına ilişkin 24,98 TL asgari geçim indirimi alacaklarının PTT havalesinin iade edilmekle ödenmediği belirlenmiş ise de, dava ve talep konusu olmakla ayrıca talebinin mümkün olacağı değerlendirmesinde bulunulmuş, mahkemece bu alacak kalemine ilişkin talep vergi iadesi için çalışan işçinin fatura ve fiş toplayıp işverene vermek zorunda olduğu, davacının fatura ve fiş verdiği ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir. Dosyada 25.06.2009 tarihli, 887,90 TL miktarlı (okunaklı olmamakla birlikte ücret ödemesi ve AGİ olduğu değerlendirilen) PTT belgesi bulunduğu, yazılan müzekkere karşısında verilen cevabi yazıda bekleme maddesi bittiğinden Yıldırım – İstanbul merkezine iade edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır. Anılan PTT yazıları değerlendirilip söz konusu alacağın hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde reddi hatalıdır. 3-Ücret talebi konusunda bilirkişi raporunda hesaplama yapılmasına ve mahkemece de gerekçeli kararın son paragrafında bu hesaplamaya atıf bulunmasına rağmen, bu alacak kalemi açısından olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de yerinde değildir.F)Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.