Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22256 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6133 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı-karşı davalı asıl davada kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, resmi tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın ise kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili özetle; davacının 01.06.2002 ile 01.07.2012 tarihleri arasında fason takipçisi olarak 2.000,00-TL maaşla çalıştığını, davacının maaşının asgari kısmının bankaya yatırılıp gerisinin elden verildiğini, davacının normalde 08.30-19.00'a kadar çalıştığını, ancak bu çalışmaların kimi zaman 22.00-23.00’e kadar, bazende sabaha kadar uzadığını, cumartesi günleri 08.30-19.00 saatleri arasında çalışıldığını, Pazar günleri de ayda en az 2 kez 08.30-19.00 arası çalışma yapıldığını, davacının davalı tarafından kendisine tahsis edilen araçla her yere gidip geldiğini, yemeğin davalı taraf??ndan karşılandığını, davacının yıllık ücretli izin haklarını tam olarak kullanamadığını, resmi bayramlarda çalıştığını, davacının 01.07.2012 tarihinde yeni bir iş kurmak istemesi nedeniyle kendi isteğiyle işten ayrıldığını iddia ederek; kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı-Karşı davacı vekili özetle; davacının işyerinde fason takip elemanı olarak 05.09.2002-18.01.2010 ile 20.01.2011-06.07.2012 tarihleri arasında asgari ücretle çalıştığını, çalışma saatlerinin 08.30-18.00 arasında olduğunu, 1 saat yemek molası ile 2 kere 15 dakika çay molası olduğunu, cumartesi günleri de yarım gün çalışıldığını, davacının kendi isteğiyle yeni bir iş kurmak için işten ayrıldığını ikrar ettiğini, kıdem tazminatının reddi gerektiğini, davacının 05.09.2002 tarihinde işe girdiğini ve 18.01.2010 tarihinde kendi isteğiyle işten ayrıldığını, davalının iyiniyetle kıdem ve ihbar tazminatını davacıya ödediğini, daha sonra davacı yeniden işe başlamak istediğini ve 20.01.2011 tarihinde yeniden işe başladığını, davacının her iki işten ayrılışında da ihbar önelinde bulunmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, fazla çalışma yapılmadığını, fazla çalışma alacağının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Karşı dava ile de, şimdilik 1.000,00-TL ihbar tazminatının davacıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; kıdem tazminatı talebinin reddine, fazla mesai, genel tatil ve hafta tatili ücretleri ile yıllık izin ücreti taleplerinin kısmen kabulüne ve karşı davanın da kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, davalı-karş?? davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir 2-Somut uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde, fazla mesai yaptığını iddia ederek fazla mesai ücreti talebinde bulunmuştur. İddiasını teyit amacıyla da tanık deliline dayanmıştır. Dinlenen taraf tanıkları işyerindeki mesai süresince 1,5 saat ara dinlenmesi verdiklerini beyan etmişlerdir. Ayrıca davacı her ne kadar hafta tatilinde de çalıştığını iddia etmiş ise de, bu iddiasını ispat edememiştir. O halde fazla mesai iddiasını ispat eden davacının fazla mesai ücretinin hesabında, 1,5 saat ara dinlenme süresi olduğu kabul edilmeli ve haftada 6 gün üzerinden hesaplama yapılmalıdır. Fazla mesai ücretinin yazılı şekilde hesaplanması ve hüküm altına alınması hatalıdır. 3-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Davacı dava dilekçesinde, hafta tatili günü olan pazar günleri de ayda en az 2 kez 08.30-19.00 arası çalışma yapıldığını iddia ederek hafta tatili ücreti talebinde bulunmuştur. İddiasını teyit amacıyla dinlettiği davacı tanıklarından, işyerinde 1997-2006 arası çalışan davacı tanığı “...pazarları tatildi ama davacı ayda 2 pazar çalışırdı derken”, diğer davacı tanığı, işyeri ile iş yapan bir tanık olup, davalı işyeri ile 2010-2012 yılları arasında çalışmış ve “...pazarları tatildi sıkışıklık olursa çalışılırdı” şeklinde beyanda bulunarak iddiayı net bir şekilde doğrulamamışlardır. Bilirkişi raporunda ise; davacının ayda 2 pazar çalıştığı kabulüyle bu alacak kalemi hesaplanmıştır. Bu delil durumu karşısında, davacının hafta tatili ücreti talebi, ispat edilemediğinden talebin reddi yerine, kabulü isabetsizdir. F)Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.