Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22108 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 36002 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız fesih edildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile maaş, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı işveren, davacının 01.09.2003 tarihinde çalışmaya başladığını ve durması yasak olan yerlerde aracını durdurduğu ve mazot hırsızlığı yaptığı gerekçeleri ile muhtelif zamanlarda defalarca uyarıldığını, ancak bu gibi davranışlarına devam ettiği için hizmet akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yargılama Süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce bozulmuştur. Bozma ilamında özetle, emsal ücret araştırması yapılarak davacının emsal ücret miktarının tespit edilmemesi ve fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücret alacağı tahakkuku bulunan aylar dışlanması gerektiğinin düşünülmemesinin hatalı olduğu belirtilmiştir.Mahkemece bozmaya uyulmuş, bozmadan sonra yapılan yargılama sonucunda toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce tekrar bozulmuştur. Bozma ilamında özetle, davacı tarafından bozma ilamından sonra 14/04/2015 harç tarihli ıslah dilekçesi ile ıslah edildiği ve bozmadan sonra ıslah yapılamayacağından mahkemece ıslaha değer verilmeden karar verilmesi gerekirken ıslahla artırılan miktara göre hatalı karar verildiği işaret edilmiştir.Mahkemece bozmaya uyulmuş, bozmadan sonra yapılan yargılama sonucunda toplanan kanıtlar, bilirkişi raporu ve davacı tarafından davalı aleyhine açılarak eldeki dosya ile birleştirilmesine karar verilen ... 11. İş Mahkemesi'nin 2015/719 Esas, 2015/985 Karar sayılı dosyasına dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı .... vekili temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı .... aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 02.09.2009 olmasına karşın 27.11.2015 olarak yazılması hatalıdır.3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile ... Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).Somut olayda, asıl ve birleşen dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmaması da hatalıdır.4- Davalı vekili tarafından eldeki dosya ile birleştirilmesine karar verilen ... 11. İş Mahkemesi'nin 2015/719 Esas, 2015/985 Karar sayılı dosyanda talep ettiği işçilik alacaklarına karşı ileri sürülen zamanaşımı definin, usuli müktesep haklar ihlal edilmeden, değerlendirilmemesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.