MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir. B) Davalı cevabının özeti: Davalı Şirket vekili, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı Bakanlık vekili, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. C)Yerel Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, sübut bulduğu gerekçesi ile fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti taleplerinin kabulüne, sair taleplerin reddine karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı süresi içinde taraflar vekilleri temyiz etmiştir.E) Gerekçe: Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve ... Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.HMK.’un 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden sözedilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.Tefhim edilen hüküm ile gerekçeli kararda yer alan hüküm arasında çelişki yaratılması 10/04/1992 gün ve 1991/7 E. 1992/4 K. Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ve HMK.un 298/2. maddesine aykırı olup bozma nedenidir.Mahkemenin gerekçeli kararında fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti taleplerinin sübuta erdiğine ve neden kısmen kabul kararı verildiğine ilişkin olarak Mahkeme kararında YETERLİ GEREKÇE bulunmadığı gibi, Uyap kaydında ve fiziki dosyadaki duruşma zabıtlarına göre duruşmada tefhim edilen hüküm özetinde 2.100,00 TL. fazla mesai alacağının kabulüne karar verildiği halde gerekçeli kararın hüküm sonucunda 2.800,00 TL. kabul edilmiştir. Öte yandan, dava dilekçesinde 3.000,00 TL. fazla mesai ücreti talep edilmiş ve bilirkişi raporunda net 7.790,93 TL. fazla mesai ücreti hesaplanmıştır. Mahkemece fazlaya dair talep reddedilmemesine ragmen, talebin altında 2.800,00 TL.’ye hükmedilmesi kısa karar/gerekçeli karar çelişkisi olup, 10/04/1992 gün ve 1991/7 E. 1992/4 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ve HMK.un 298/2. maddesine aykırıdır. Mahkemece gerekçesiz, kısa karar-gerekçeli karar çelişkisi ve infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 08.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.