Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21672 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6518 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücretlerinin ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi, davalılardan ... Ve Ortakları'nin avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 06/12/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin, davalı ... ve Ortaklarına ait restoranda Kasım 1997 de aşçıbaşı olarak çalışmaya başladığını, işyerinin bilahare ... tarafından işletilmeye başlandığını, işyerinin belediye tarafından yıkılması üzerine Eylül 2010 tarihinde müvekkilinin ...' ın babası ...' ın işyerine nakledildiğini, burada iş sözleşmesinin Ağustos 2011 de feshettiğini, haftada 7 gün 9-23-24 saatlerinde genel tatiller dahil çalışan müvekkilinin ücretlerinin ödenmediğini, aylık net 2.350,00 TL ücretinin sigortalı bildiriminde eksik gösterildiğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar veirlmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:Davalı ... vekili; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, iddia edilen çalışma saatleri ile izin kullanım şartlarının gerçeğe uygun olmadığını, ayakta çalışmayı gerektiren bir işte günlük 14 saat çalışmanın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, asgari ücret alan davacının ücret iddiasının gerçeğe uygun olmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar süresinde davacı ... davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1- Dava dilekçesinde, davalı olarak; 1-... ve Ortakları, 2-..., 3-... gösterilmiştir.Davacının, davalılardan ...'ında içerisinde yer aldığı adi ortaklığa ait işyerinde (...) bir dönem çalıştıktan sonra bu işyerinin kapandığı ve davalılardan ...'a ait işyerinde (...) çalışmaya başladığı ve daha sonrasında ise iş sözleşmesinin sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacının ...'a ait işyerinde çalışmaya başlamadan önce adi ortaklığa ait işyerinde çalıştığı ve adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığı dikkate alınmaksızın, bu döneme ilişkin olarak talep edilen alacaklar yönünden adi ortaklığı oluşturan gerçek kişilerin tespiti (bu dönemin sona erdiği tarihteki ortakların kim oldukları belirlenerek) ile tamamına karşı davanın yönetilmesi gerektiği düşünülmeksizin ve taraf teşkili sağlanmadan yargılamaya devam edilip karar verilmesi hatalıdır. 2- Yukarıdaki bentte belirtildiği üzere davacının, davalılardan ... yanında çalışmaya başlamadan önceki dönemde işyeri kapandığından bahisle iş sözleşmesinin sona erdiği ve daha sonrasında davalılardan ...'a ait işyerinde çalışmaya başladığı anlaşılmaktadır. Davalılar arasında işyeri devri, alt-asıl işveren ilişkisi v.b. bir hukuki ilişki bulunmadığı anlaşıldığından talep edilen alacaklar yönünden her iki dönemin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi de hatalı olup, ayrı bir bozma nedenidir. F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davalılardan ... Ve Ortakları'nın yararına takdir edilen 1.350.00 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.