Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21660 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9760 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A)Davacı İsteminin Özeti: Davacı, 07.07.2006 tarihinden 18.11.2009 tarihine kadar davalı şirkette uluslararası tır şoförü olarak çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından feshedildiğini, davalı işveren tarafından posta yolu ile evrakların gönderildiğini ve imzalamasının istendiğini, ancak ödeme yapılmadan ibranamenin imzalamadığını bu nedenle davalının kıdem ve ihbar tazminatı ödemeye mahkum edilmesinin gerektiğini, yılda 8-9 sefer yurt dışına sefer yaptığını ve her bir seferin 35- 40 gün sürdüğünü, izin kullandırmadığını, hafta tatili resmi ve dini bayramlarda çalışmasını sürdürdüğünü iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram-genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı işverenin davacının iş akdini haklı neden olmaksızın feshettiği gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı, hafta tatili ücreti, ulusal bayram genel tatil ücretinin kısmen kabulüne, fazla mesai ücreti talebinin reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- 6100 sayılı HMK’nın 25. maddesi gereğince “Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz.” Aynı yasanın 26. maddesine göre “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” Davacı taraf dava dilekçesinde yılda 8 – 9 sefer yaptığını iddia etmiştir. Maddi vaka ve istem bu yönde olmasına rağmen mahkemece davacının her ay yurtdışına 1 sefer, yılda 12 sefer yaptığı kabul edilerek alacaklar hüküm altına alınmıştır. Bu kabul yukarıda belirtilen usul hükümlerine aykırıdır. Maddi vaka ile bağlılık kuralı dikkate alınarak davacının yılda 8 – 9 sefer yaptığı kabul edilerek buna göre tazminata esas ücretin tayin edilerek alacakların hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.