Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21601 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 35756 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, uğranılan zararın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın usülden reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkili şirketin,.../... adresinde bulunan fabrikasında muhasebe memuru olarak görev yapan davalı ...'ın, şirketi dolandırarak bankayı aracı olarak kullanmak suretiyle şirket hesabından zimmetine ve başka özel ve tüzel kişilerin hesabına aktardığını ve şirket hesabından usulsüz olarak para aktardığı tespit edilen diğer davalılar ile dolandırıcılık suçunu birlikte işlediklerini ileri sürerek, uğranılan zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalıların Cevabının Özeti:Davalı ... vekili; davanın zamanaşıma uğradığını, davada görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesinin gerektiğini, diğer davalılar ile müvekkilinin hiçbir alakası ve hukuki ilişkisinin bulunmadığını, dava değeri olan miktardan da sorumlu olmasının söz konusu olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Davalı ... vekili; müvekkilinin davacı şirket ile olan ilişkisinin ticari nitelikte olduğunu, davacı vekilinin tüm davalıların oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları yönündeki taleplerinin hukuki dayanağının bulunmadığını, tüm iddiaların doğru olduğu kabul edilse dahi müvekkilinin sorumlu olduğu kısmın 8.859,15 TL ile sınırlı olduğunu savunmuştur.Davalı ...; kendisi ticaretle uğraştığından hesabına sık sık para giriş çıkışı olduğunu, hesabının diğer davalı kardeşi ...'la ortak hesap olduğunu, bu nedenle ...'ın gönderdiği paralardan haberdar olmadığını savunmuştur.Diğer davalılar cevap vermemişlerdir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davalıların eyleminin, haksız fiil mahiyetinde ve ceza hukuku anlamında suç kovuşturmasına konu olabilecek bir olay olduğu, dava dilekçesinde anlatımı yapılan olayın davacı çalışanın görevi olmadığı gibi diğer davalıların da esasen davacı ile işçi işveren ilişkisi bulunmadığı açık olmakla hizmet akdine ya da işçi işveren ilişkisine dayanmadığı anlaşılan ve iş yasası ile ilişkisi bulunmayan dava ile ilgili uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde genel mahkemelerde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı temyiz etmiştir.E) Gerekçe:Uyuşmazlık iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davacı şirket, muhasebe memuru olarak görev yapan davalı ...'ın bankayı aracı kullanarak diğer davalılarla birlikte şirketi dolandırdığı iddiası ile uğranılan zararın tahsilini talep etmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelere göre davalılardan ...'ın, çalışma dönemi boyunca davacı işveren emrinde hukuki ve kişisel olarak bağımlı bir şekilde iş ilişkisi kapsamında çalıştığı, bu durumun mahkemenin de kabulünde olduğu, taraflar arasında yaşandığı iddia edilen dolandırıcılık eyleminin nedeninin davalı işçinin işyerindeki konumuna dayandığı ve buna bağlı olarak İş Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.F) SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 05.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.