Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 21082 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7552 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA : Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.06.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat...... ile karşı taraf adına Avukat ...... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A)Davacı İsteminin Özeti: Davacı, davalı şirkette mali müşavir olarak çalıştığını, ücretin serbest meslek makbuzu ile ödenmesinin ve ayrıca bürosu bulunmasının taraflar arasında hizmet akdi kurulmasına engel teşkil etmeyeceğini, iş sözleşmesinin haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatı ve ücret alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının şirketin bordrolu çalışanı olmadığını, serbest meslek makbuzu karşılığı aldığı ücret ile işlere baktığını, davacının ihbar ve kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile mali danışman olarak çalıştığı iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın tek taraflı olarak feshedildiği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı vekili yasal süresi içinde, taraflar arasında iş ilişkisi olmadığı gerekçesi ile temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.4857 sayılı Kanun'un 1. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanun'un uygulanacağı belirtilmiştir.İş mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava "iş mahkemesi sıfatıyla" açılmamış ise, mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda asliye hukuk mahkemesi tarafından, verilecek bir ara kararı ile davaya "iş mahkemesi sıfatıyla " bakmaya devam olunur.Davanın, İş Kanunu kapsamı dışında kalması halinde, iş mahkemesi görevsiz olacağından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekir. Davanın esastan reddi usule aykırıdır.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.Davacının çalışma şekli yapılan işin niteliği ve dosya içeriği göz önünde tutulduğunda taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunmamaktadır.Tarafların sıfatı dikkate alınarak davanın iş mahkemesi sıfatıyla görülemeyeceği, genel mahkeme sıfatıyla karara bağlanması gerektiği değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.100.00 TL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.