MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, resmi ve dini bayram ücreti, maaş ücreti ve yemek yardımı ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı ve davalı ... avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalı ... Belediyesi Başkanlığı ile diğer davalılar arasında sosyal ve ekonomik, yoksulluk ve yoksulluk tespiti ve evde bakım hizmet işine yönelik sözleşme imzalandığını, kendisinin de bu kapsamda saha koordinatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, bir kısım aylık ücret alacağı ile yemek yardımı alacağı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini, istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı ... vekili, davacının kendi işçileri olmayıp yüklenici firma nezdinde çalıştığını, kendilerinin sorumlu olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı ... davaya cevap vermezken davalı ... vekili, davacının süreli iş sözleşmesiyle ihaleli yapılan işte çalıştığını, çalıştığı dönemlerde maaşlarını ve ikramiyeleri zamanında ve tam olarak aldığını, buna ilişkin banka kayıtlarının mevcut olduğunu, fazla çalışma yapmadığını, işten çıkmasının tamamıyla ... Büyükşehir Belediyesinin ihaleyi feshetmesinden kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı ... bakıma ihtiyacı olan hastalara, eğer evinde bakacak kimsesi yoksa evde bakım hizmeti vermek için diğer davalılarla sözleşme yaptığı ve evde bakım hizmetini diğer davalı şirketlere verdiği, davacının da bu sözleşme çerçevesinde her iki şirkete bağlı olarak 21/08/2009-16/11/2011 tarihleri arasında çalıştığı, davalı ... dışındaki davalıların, ... Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunda olan kişilere evde bakım hizmeti verdikleri gibi ücret karşılığında özel hastalara da evde bakım hizmetleri verdikleri, bu hastaların ... Büyükşehir belediyesi ile bir ilgisinin bulunmadığı, davacının hem büyükşehir belediyesinin sorumluluğunda bulunan hastalara evde bakım hizmeti verdiği hem de özel hastalara bu hizmeti verdiği, dolayısıyla davalı ... ile diğer davalı şirketler arasında ilişkisinin asıl işveren- alt işveren ilişkisine dayanmadığı ve davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiği, öte yandan iş sözleşmesinin diğer davalılarca haksız yere fesh edildiği buna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı ayrıca davacının diğer taleplerinde de haklı olduğu gerekçesi ile Davalı ... ile davalı ...'ya yönelik davanın kısmen kabulüne, davalı Belediyeye yönelik davanın ise reddine karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı ile davalı ... vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davalı Belediyenin asıl işveren olup olmadığı ve bu kapsamda davacı alacaklarından sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık vardır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/6 maddesi uyarınca, “Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.” Diğer taraftan 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 13. maddesinde açıkça " sosyal hizmet ve yardım, nikâh, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapacağı veya yaptıracağı, kadınlar ve çocuklar için konukevleri açabilecekleri ve Kanunun 67. maddesi ile de Belediye'nin asıl işleri kapsamındaki işleri üçüncü kişilere gördürebileceği belirtilmiştir. Davalı ... yasa ile kendi görev ve yetkisinde olan sosyal hizmeti, gördürmek için diğer davalılar ile 18/08/2009 tarihli "Sosyal ve Ekonomik Yoksulluk ve Yoksunluk Tespiti ve Evde Bakım Hizmeti" hizmet alım sözleşmesi imzalamışlar, davacı da hizmeti yüklenen alt işverenler işçisi olarak bu hizmet kapsamında 21/08/2009 tarihinde çalışmaya başlayıp Belediyenin sözleşmeyi feshi nedeniyle davacının işine son verildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki delillere göre davacı anılan hizmet alım işinde çalışmış olup bunun aksine somut delil yoktur. Hizmet alım sözleşmesinin konusu da dikkate alındığında davalı Belediyenin davacı alacaklarından 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/6 maddesi uyarınca asıl işveren olarak sorumlu olduğu kabul edilmedir. 3- Karar gerekçesinde fazla çalışma ve genel tatil alacağında %30 takdiri indirim yapıldığı açıklanmışken hükmedilen rakamlarda söz konusu indirim oranın uygulanmadığı görülmüştür. Bu anlamda karar gerekçesi ile hüküm fıkrası çelişki içinde olup bozmayı gerektirmiştir.4- Fazla çalışma ve genel tatil alacağına hükmedilirken faizde dava ve ıslah ayrımı yapılmaması da ayrı bir bozma nedenidir.F) SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 28.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.