Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20859 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 183 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarının hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait iş yerinde üretim takip ve kalite kontrol unvanı ile 27/01/2001 tarihinde işe başladığını ancak davalı tarafından 28/05/2015 tarihinde işten çıkışının kuruma bildirildiğini, iş akdinin ürünlerde hata eksikliği sebep gösterilerek haksız olarak feshedildiğini, müvekkilinin telafi edilen dört hatalı üründen dolayı iş akdine son verilmesinin iyi niyet ile izah etmenin mümkün olmadığını iddia ederek, feshin geçersizliğinin tespitini, müvekkilin işe iadesini ve yasal sonuçlarına hükmedilmesini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının işinin niteliği gereği dikkate ve kontrole dayalı olduğunu, davacının yaptığı kontrolden sonra hazırladığı raporda problem olmadığını beyan ettiği ürünlerin neredeyse yarısında hata tespit edilmesinin 14 yıl süre ile müvekkil şirkette kalite kontrol sorumlusu olarak çalışmış davacı açısından kabul edilemez nitelikte olduğunu, davacının savunma vermekten imtina ettiğini, iş akdinin geçerli nedenle performans düşüklüğü nedeniyle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak davalının iş sözleşmesini fesihte ölçüsüz davrandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Taraf bu hak kapsamında açıklama ve ispat hakkını kullanır ve ispat için delillerini bildirir. Bildirilen delillerin de kural olarak toplaması gerekir.Dosya içeriğine göre davalı vekili, ibraz ettiği cevap dilekçesinde tanık göstermiş ve karar duruşmasında da tanıklarının dinlenmesini talep etmiştir. Aynı celsede davacı vekili de tanıklarının dinlenmesi istemiştir. Mahkemece, davalı vekilinin talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gibi tarafların tanıkları dinlenmeksizin sonuca gidilmiştir.HMK 27. maddesine göre hukuki dinlenilme hakkı açıklama, tanık dinletme ve ispat hakkını da içerir.Mahkemece yapılacak iş, tarafların bildirdiği tanıkları usulünce dinlenmek ve tüm deliller ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutarak sonuca gitmektir. Eksik inceleme ve hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 24.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.