MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ödenmeyen Eylül ayı ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatları temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili özetle; davacının davalı işyerinde 10.10.2004-06.09.2012 tarihleri arasında makineci olarak asgari geçim indirimi dahil 1.300,00 TL net ücretle çalıştığını, ücretin bir kısmının bankadan bir kısmının elden verildiğini, işyerinde ücretlerin asgari ücret olarak gösterildiğini, işyerinde haftada 6 gün iki vardiya şeklinde çalışıldığını, ilk vardiyanın 08.00-20.00 ikinci vardiyanın 20.00-08.00 saatleri arasında olduğunu, işyerinde servis hizmeti ve yemek verildiğini, 05.09.2012 tarihinde davacının rahatsızlığı sebebiyle işe gidemediğini, 06.09.2012 tarihinde işe gittiğinde ise işverence işten çıkarıldığının söylendiğini, daha önce dava açmış birkaç kişiye davacının şahitlik yaptığını bu sebeple işten çıkarıldığını düşündüğünü, işyerinde bordroların asgari ücret üzerinden düzenlendiği ve işçilerin işten çıkarılma endişesiyle bordroları imzalamak zorunda kaldıklarını iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ve ödenmeyen Eylül ayı ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili özetle; davacının işverene önceden haber vermeksizin işi bıraktığını, davacının mahkemelerde yaptığı tanıklıktan sonra aynı şartlarda kendisine hoşgörü gösterilerek çalışmaya devam ettiğini, davacının 8 yıldır çalışan bir işçi olması sebebiyle kendisine ihtar bile çekilmediğini, işe devam edeceği düşüncesiyle halen bile işten çıkışının yapılmadığını, davacının işe giriş tarihinin 12.04.2005 tarihi olduğunu, işyeri dosyasında sunulan ve davacının imzasını taşıyan bordro ve devam çizelgelerine göre haftalık çalışma saatinin 45 saat olduğunu, davacının çalıştığı günlerin aylık parmak çizelgesinde kayıtlı olduğunu, işyerinde iki vardiya şeklinde çalışılmakta olup fazla mesai yapıldığında bu durum bordroya yansıtıldığını, işyerinde 50 dakika öğlen yemek molası ve toplam 40 dakika çay molası olduğunu, davacının yaptığı fazla mesailer bordrolarda gösterilerek ödendiğinden fazla mesai alacağı bulunmadığını, davacının en son maaşının 825,00 TL net olduğunu, davacının Eylül ayı maaşının fazla mesai ile birlikte banka havalesi ile ödendiğini, ayrıca fazla mesai alacaklarının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; fazla mesai ücretlerinin ödendiği gerekçesiyle fazla mesai ücreti talebinin reddine diğer taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, taraflar temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde işyerinde haftada 6 gün, 2 vardiya halinde 08:00-20:00 ve 20:00-08:00 saatleri arasında çalıştığını iddia ederek fazla mesai ücreti talebinde bulunmuştur . Davacı iddialarını ispat amacıyla tanık deliline dayanmıştır. Davalı işveren ise fazla mesai yapıldığında, ücretinin bordrolara yansıtılarak davacıya ödendiğini, davacının ödenmeyen bir alacağının kalmadığını savunmuştur. Dosyada mübrez davacı imzalı bazı bordrolarda, fazla mesai ücreti tahakkuku olduğu görülmüştür. Ayrıca davalı işveren tarafından sunulan puantaj kayıtlarında ise, gece çalışmalarının fazla mesai sayılmadığı çok az miktarda gece çalışması için fazla mesai tahakkuku yapıldığı tespit edilmiştir.Dosyaya ayrıntılı raporunu sunan bilirkişi tarafından, işçi imzalı bordrolar, puantaj kayıtları ve dinlenen taraf tanık beyanları değerlendirilmiş, itirazlar ve ıslaha karşı davalının zamanaşımı def’i nedeniyle aynı bilirkişiden ek rapor alınarak hem ıslaha karşı zamanaşımı dikkate alınmış hem de kök raporda puantajlar yönünden yapılan hatalı değerlendirme düzeltilerek yeniden fazla mesai ücretinin dosyadaki delillere ve tanık beyanlarına uygun olarak hesaplandığı görülmüştür. Her ne kadar mahkemece, fazla mesai ücretlerinin ödendiği kanaatiyle fazla mesai ücreti talebi reddedilmiş ise de, dosyada mevcut bilirkişi raporları incelendiğinde, davacının ödenmeyen fazla mesai ücretinin bulunduğu anlaşılmıştır.Mahkemece yapılacak iş, dosyada mevcut bilirkişi raporları (kök ve ek rapor) yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak, incelemenin bir kısmı tanık beyanlarına dayandığından makul oranda bir takdiri indirim de yapılmak suretiyle, fazla mesai ücreti talebini hüküm altına almaktır. Fazla mesai ücreti talebinin kabulü yerine eksik inceleme ile talebin reddi hatalıdır.3-Red vekalet ücretinin de sonuca göre yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.4-Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun, hükümde belirtilmemesinin HMK‘nun 297. maddesine aykırı olduğunun ve infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F)Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.