Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20660 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8062 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ..................... İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti, hafta tatili, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalılardan ..... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A)Davacı İsteminin Özeti: Davacı, yaklaşık 5 yıl kadar davalı şirkette çalıştığını, 2010 yılında işverenin iş kanununa riayet etmemesi, iş yükünün aşırı ağır olması, iradesi fesada uğratılarak istifa etmek zorunda bırakıldığını iddia ederek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram-genel tatil-hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının istifa dilekçesi vererek işten ayrıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş akdini haklı nedenle feshettiği gerekçesi ile kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti talebinin kabulüne, fazla mesai ücreti, ulusal bayram-genel tatil-hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi talebinin reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı işveren tarafından dosyaya sunulan 30.04.2010 tarihli istifa dilekçesinde davacı iş yerinden şahsi gerekçeleri ile, kendi istek ve rızası ile herhangi bir baskı olmadan ayrılmak istediğini belirtmiştir. İstifa dilekçesinde yer alan imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmemiştir. Her ne kadar iradesinin fesada uğratılarak istifa etmek zorunda kaldığını belirtmiş ise de tanık beyanları ile bu durum da ispat edilememiştir. Davacı tanığı davacının arkadaşı olup iş yeri çalışma düzenini bilmediğinden beyanına itibar edilemez. Davalı tanıkları davacının kendi isteği ile işi bıraktığını belirtmişlerdir. Buna göre; istifa dilekçesi ve tanık anlatımlarından davacının kendi isteği ile istifa etmek sureti ile işten ayrıldığı anlaşıldığından kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde ile kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.