MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin 18/01/2003 tarihinde davalı şirkete ait yurtiçi ve yurt dışı inşaat şantiyelerinde 15/08/1984 - 18/08/2008 tarihleri arasında mobil vinç operatörü olarak çalışmaya başladığını, bu çalışmasının davalı taraftan sona erdirildiğini, aylık son net ücretinin 2.400,00 USD olduğunu, ayrıca verilen 3 öğün yemekten ve yatmak için tahsis edilen koğuştan yararlandığını, haftanın 7 günü 07.00-18.00 arası çalıştığını, ayda bir gün hafta tatili izin kullandıklarını, yıllık izin kullanmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, ulusal bayram, genel tatil, hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare sunduğu dilekçesinde, iş sözleşmesinin bitim tarihinin dava dilekçesinde yazım hatası sonucu 2008 olarak belirtildiğini, ancak iş sözleşmesinin sona erdiği tarihin, davalı vekili tarafından belirtilen 17/08/2009 olduğunu, davalı vekili tarafından belirtilen dönemsel çalışma sürelerini kabul ettiklerini beyan etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının belirli dönemler halinde çalıştığını, iş akdinin ise çalışmanın sona ermesi nedeniyle son bulduğunu, son saat ücretinin 3,50 USD olduğunu, yıllık izin alacağının bulunmadığını, taleplerinin zamanaşımına uğradığını, fazla mesai yapması ve tatil günlerinde çalışması halinde ücretlerinin ödendiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline, hafta tatili ve fazla mesai alacak taleplerinin reddine hükmedilmiştir.D) Temyiz:Kararı, taraflar temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davalıya ait yurt dışı işyerinde çalışan davacının tazminat ve alacaklarının belirlenmesine esas ücret taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Davacı işçi, son aylık ücretin net 2.400 USD olduğunu ileri sürmüş, davalı işveren 3,50 USD saat ücretini savunmuştur. Davacı tanıkları davacının iddiasını doğrulamışlardır. Bilirkişi hesap raporunda davalının sunduğu kayıtlardaki ücrete göre tazminat ve alacaklar hesaplanmış, mahkemece davalının sunduğu kayıttaki ücret üzerinden hesaplanan tazminat ve alacaklar hüküm altına alınmıştır. Davacının imzasını içermeyen aylık ücret bordrolarında saat ücreti ile temel ücret hesabı dışında fazla çalışma ve hafta tatili ücreti gibi tahakkuklara yer verilerek davacının banka hesabına yatan tutar ile uyumlu bir tahakkuka gidilmiştir. Davalı işveren işçinin imzasını içermeyen ve her zaman düzenlenmesi mümkün olan bordrolarla temel ücreti bölmek suretiyle diğer işçilik alacaklarının da ödendiği şeklinde bir uygulama geliştirmiştir. İşçinin banka hesabına yapılan ödemelerde maaş açıklaması dışında başka bir bilgiye yer verilmemiştir. Kaldı ki örneğin 2011 yılı 7. ay bordrosundan itibaren bordroların büyük bir çoğunluğunun değişen tutarlarda tahakkuk içermesine rağmen bordro netinin 2.400 USD olduğu görülmektedir.Davacının yaptığı iş, kıdemi, bordro içerikleri ve tanık beyanları gözetilerek davacı işçinin aylık temel ücreti net 2.400 USD olduğu kabul edilmeli ve bordroların fazla çalışma ile tatil tahakkuklarını içermediği sonucuna varılmalıdır. Gerekirse bu esaslar dahilinde bilirkişiden yeniden rapor alınmalı ve mahkemece bir değerlendirmeye tabi tutularak tazminat ve alacaklar hüküm altına alınmalıdır.3-Hüküm altına alınan miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de isabetsizdir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 22/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.