Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20088 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 30107 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ikramiye, fazla mesai ücreti, yakacak yardımı alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/11/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ve ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin, davalı işyerinde 12.03.2007-17.10.2011 tarihleri arasında örme makine ustası olarak çalıştığını,davacının iş aktinin haksız olarak sona erdirildiğini, davacının davalı işyerinde ayda 2 Pazar günü dışında 07.00-19.00 saatleri arasında günde 12 saat çalıştığını, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, aylık ücretinin Eylül 2011 tarihinde net 840 TL. ve işyerinde ikramiye uygulaması olduğunu ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatları ile ikramiye alacağı, fazla çalışma ücreti alacağı ve yakacak yardımı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının iş aktinin haksız olarak sona erdirilmediğini, işi kendisinin bıraktığını, bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanmadığını, davacının fazla mesai ücretleri ile ikramiyesinin çalıştığı son tarihe kadar ödendiğini, herhangi bir alacağının bulunmadığını, işyerinde yakacak yardımı uygulaması olmadığını ve davacının iş aktinin devamsızlığı sebebi ile 4857 sayılı Yasanın 25/II-g maddesine göre feshedildiğini, davacının işletme müdürü ile ustabaşına kendisinin işten çıkarılmasını söylediğini,davacının 12 saat çalışmak istemediğini söylediğinde muhasebe müdürünün davacıya 6 gün 8 saat çalışmasını söylediğini, kursu olduğu günlerde vardiyanın ona göre ayarlanabileceeğini belirttiğini, davacının kabul etmediğini ve avukata verdiğini belirterek çıkıp gittiğini, işten çıkarılmadığını, kendisinin işten çıkarılmayı talep etmiş ise de bu talebinin kabul edilmediğini, işyerinde haftada 6 gün çalışıldığını ve gerekli olduğunda mesai yapıldığını,istisnai olarak Pazar günleri çalışıldığını,davacının örme ustası olmayıp işçi olduğunu, işyerinde yemek ve servis hizmetleri verildiğini,aylık ücretinin net 800 TL. olduğunu, yakacak yardımının 2006 yılında kaldırıldığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yargılama Süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, davalı vekilinin temyizi üzerine söz konusu karar Dairemizin 01.03.2016 tarih ve 2014/29644 Esas, 2016/4398 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.Bozma ilamında özetle; hafta tatili ücreti alacağının hatalı bir biçimde hesaplandığı ve hüküm altına alınan alacakların net mi brüt mü olduklarının belirtilmemesinin hatalı olduğu ifade edilmiştir.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1- Dairemizin 01.03.2016 tarih ve 2014/29644 Esas, 2016/4398 Karar sayılı bozma ilamında hafta tatili ücreti hesaplanırken hata yapıldığı ve hüküm altına alınan alacakların net mi brüt mü olduğunun belirtilmediği gerekçeleri ile ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur. Her ne kadar bozma ilamında hafta tatili ücretinin yanlış hesaplandığı belirtilmiş ise de, somut olayda davacı işçi hafta tatili ücreti talebinde bulunmamıştır.Dairemizin bozma ilamının bu kısmının maddi hataya dayandığı ve dolayısı ile taraflar açısından usuli kazanılmış hak teşkil etmeyeceği ortadadır.2- İlk derece mahkemesince bozma ilamındaki maddi hata fark edilerek, bozma ilamı öncesindeki karara aynen yer vermiştir. Davalı vekilinin temyizi üzerine yapılan inceleme neticesinde; dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.a) Davalıya ait işyerinde servis uygulaması olduğu ve işçilere yemek verildiği anlaşılmaktadır. Hükme esas bilirkişi raporunda bu hususlar giydirilmiş ücret hesaplanırken isabetli bir biçimde dikkate alınmış ise de; yol için aylık 140 TL, yemek için ise aylık 170 TL'lik ücretin neye göre tespit edildiği belli değildir. Kaldı ki davalı şirkete karşı açılmış olan ve aynı gün temyiz incelemesi yapılan diğer davalarda (Dairemizin 2016/30108 Esas sayılı vd. dosyaları) fesih tarihleri 2013 olup, eldeki dosyada fesih tarihi 2011 olmasına karşın o dosyalarda aylık yol ve yemek yardımlarına ilişkin miktarlar eldeki dosyadan daha düşüktür. Bu nedenlerle ilgli meslek odaları, kurum ve kuruluşlardan 2011 yılı itibari ile aylık yemek ve servis yardımının ne kadar olabileceği araştırılmalı ve Dairemizin incelemesinden geçen dosyalardaki miktarlar ile bir değerlendirmeye tabi tutularak giydirilmiş ücret hesaplanmalıdır.b) 2009 ve 2011 yılı Ekim aylarına ait bordrolarda davacının imzası yer almamakla birlikte, fazla mesai tahakkuku bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili, 25.04.2014 tarihli duruşmada bu bordrolardaki fazla mesai ödemelerini kabul ettiklerini beyan etmiştir.Davacı vekilinin bu beyanı üzerine; söz konusu ayların dışlanarak alacağın hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, yapılan ödemelerin mahsubu ile hüküm kurulması hatalıdır.c) Kabule göre davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti de hatalıdır. Taktiri indirim dışında reddedilen miktarlar olduğu ve vekalet ücretinin bu reddedilen miktarlara göre nisbi olarak hesaplanması gerektiği gözetilmemiştir.F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.350.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesi ile peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.