Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 20087 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 26118 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVALILAR :DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ile davalılardan ..... avukatlarınca istenilmesi davacı avukatınca duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/11/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı ..... adına Avukat .... ile karşı taraf adına Avukat .... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IA) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkili işçinin davalı işverenlikte 28.12.2004 tarihinde çalışmaya başladığı, iş akdinin haksız olarak feshedildiği 30.06.2009 tarihine kadar işyerinde çalışmasını sürdürdüğünü, aylık net 750,00 TL. Ücret aldığını ve haftanın 7 günü 8-20 saatleri arasında çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını iddia ile ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, hafta, genel tatil ve yıllık izin alacaklarının faizleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti: Davalı Tuna şirket vekili cevap dilekçesiyle, dava dilekçesindeki iddiaların asılsız olduğunu, müvekkil şirketin 23.02.2006 tarihinde faaliyete başladığını ve davacının iddia ettiği dönemde faal olamadığı gibi davacının herhangi bir çalışması bulunmadığın, davanın husumetten reddi gerekeceğini, diğer davalıdan 2006 yılında kısa süre yemek alındığını ve başkaca bir iş ilişkisinin bulunmadığını ve kabul anlamına gelmemek üzere zamanaşımı itirazında bulunduklarını beyanla davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı ....davaya cevap vermemiştirC) Yargılama Süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacı vekilinin temyizi üzerine söz konusu karar; Dairemizin 14.04.2015 tarih 2014/1516 Esas ve 2015/14220 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.Bozma ilamında özetle; davalılar arasında alt-asıl işveren ilişkisi bulunduğu, davacının yemek dağıtım işinde davalıların işçisi olarak çalıştığı, alacakların buna göre bir değerlendirmeye tabi tutulması gerektiği belirtilmiştir.Mahkemece bozma ilamın uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar süresinde davacı ve davalı .....vekillerince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- Davacı işçi haftanın 7 günü çalıştığını ancak hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek, alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, söz konusu alacaklar hüküm altına alınmış ise de; hükme esas bilirkişi raporunda, davacının takdiren yılda 6 genel tatil günü ve ayda 2 hafta tatilinde çalıştığı kabulü ile hesaplama yapıldığı belirtilmiştir.İspat yükü üzerine bulunan davacı işçinin; genel tatillerde dahil olmak üzere haftanın 7 günü çalıştığını ispat ettiği dikkate alınmaksızın, hatalı hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilerek alacakların hüküm altına alınması isabetsizdir. 3- Davalı ..... vekilince süresinde ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunulmuştur. Hükme esas bilirkişi raporunda dava dilekçesinde talep edilen miktarlar dikkate alınmaksızın, davalı Tuna Şirketi yönünden ıslah tarihinden 5 yıl önceki (22.07.2008 öncesi) fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacaklarının zamanaşımın uğradığı belirtilerek, hesaplama yapılmıştır. Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktar için kesilir. Eldeki dava 1086 sayılı HUMK.nun yürürlükte bulunduğu tarihde kısmi dava olarak açılmış olup, dava dilekçesinde belirtilen fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacaklarına ilişkin miktarlar yönünden zamanaşımının kesildiği dikkate alınmaksızın karar verilmesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.350.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesi ile peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.