MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti, bakiye yemek ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/11/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat .. geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin, davalı işyerinde 10.10.2008-20.02.2014 tarihleri arasında şoför olarak çalıştığını, ilk sene haftanın belirli günleri 07:00-23:00 saatleri arası, belirli günleri 07:00-19:00 arasında çalıştığını, mesaiden önce ve sonra 1 saat olmak üzere davalı işyeri çalışanlarının servis şoförlüğünü yaptığını, hafta tatillerde ve tüm resmi ve genel tatillerde çalıştığını, yıllık ücretli izinlerini kullanmadığını, muvafakati olmadan yemek ücretinden son 4 ay %30 kesinti yapıldığını, ... Noterliğinin 13.02.2014 tarihli 03426 yevmiye numaralı ihtamamesiyle hak etmiş olduğu işçilik alacaklarının kendisine ödenmesini talep etmiş ise de, bu ihtara cevap alamadığını iddia ederek; kıdem tazminatı ile fazla çalışma, genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücretleri ile bakiye yemek ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:Davalı vekili; zamanaşımı itirazında bulunarak, davacının çalışma düzeninin 4857 sayılı Yasaya uygun şekilde düzenlendiğini, günlük çalışma düzeninde bir buçuk saat yemek ve 15'er dakikalık 2 ara bulunduğunu, davacının varsa fazla mesai de dahil olmak tüm çalışma ücretlerinin diğer hak edişleri ile bordrolarına yansıtılmak suretiyle ve banka havalesi yoluyla ödendiğini, ücret bordrolarında fazla çalışma tahakkuku yapılmış ve banka havalesi yoluyla ödemeler yapılmış ise artık fazla çalışma iddialarının dinlenemeyeceğini, davacının hafta tatili ve genel tatillerde çalışmadığını, istisnai olarak çalışılmış ise de bordrolara yansıtılmak suretiyle ödemeler yapıldığını, bakiye yemek ücreti gibi bir alacak talebinin de haksız olduğunu, davacının yıllık izinlerini kullandığını, iş sözleşmesi sona erdirildiğinde kullanmadığı toplam 17 günlük yıllık izin ücreti bedeli olan 697.93 TL'nin Şubat ayı ücret bordrosuna yansıtılmak suretiyle banka havalesi yoluyla ödendiğini, davacı ile imzalanan 01.03.2011 tarihli Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi ile Ek Protokol gereğince davacının yasal fazla çalışma ücretlerinin asıl ücrete dahil edildiğini, davacının 22.02.2014 ila 26.02.2014 tarihleri arasında devamsızlık yaptığını, bu durumun tutanaklarla tespit edildiğini, devamsızlık ile ilgili akibet araştırması sırasında müvekkili şirkete davacı tarafından gerçek dışı ve hukuka aykırı taleplerle ... Noterliğinin 03426 yevmiye numaralı ihtarnamesinin ulaştığını, devamsızlık olgusunun kesinleşmesi sebebiyle ...Noterliğinin 26.02.2014 tarih ve 05038 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile iş sözleşmesinin devamsızlık nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunun 25'II-g maddesi gereği sona erdirildiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.Dosya içerisinde davacı işçinin, davalı işverene karşı açılan başkaca davalarda tanık sıfatı ile verdiği ifadelere ilişkin duruşma tutanakları bulunmaktadır. Davacının söz konusu tutanaklardaki beyanları dikkate alınmaksızın alacağın hesaplanıp, hüküm altına alınması hatalıdır. Bu beyanlar iddia ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirmeye tabi tutulduktan sonra çalışma şekli belirlenmeli ve alacak buna göre hesaplanıp, hüküm altına alınmalıdır.Ayrıca hükme esas bilirkişi raporunda, bordrolarda fazla mesai tahakkuku bulunan bazı aylar hesaplamada dışlanmış ise de; 2011 yılı Eylül ve Kasım ayları ile 2013 yılı Mayıs ayına ait bordrolarda fazla mesai tahakkuklarının yer aldığı dikkate alınmamış ve bu aylar hesaplamaya dahil edilmiştir. Bu aylara ait bordrolarda fazla mesai ücretinin %50 zamsız kısmının bordrolarda tahakkuk ettirildiği görülmektedir. Bu aylar dışlanmaksızın sadece %50 zamlı kısımlarının hesaplanarak fazla mesai ücretinin hesaplanması gerektiğinin gözetilmemesi de hatalıdır.F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.350.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.