MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili özetle; davacının 03/07/1993 ile 13/08/2012 tarihleri arasında .... Hastaneler Grubu bünyesindeki hastanelerde aşçı olarak çalıştığını, davacının işe girdiği tarihte ........Hastanesinde, sonra 2006 yılında ...... Hastanesinde ve 2007 yılının 4.ayından itibaren ise ... Hastanesinde fesih tarihine kadar aşçı olarak çalıştığını, davacının çalıştığı tüm hastanelerin bu grup bünyesinde bulunduğunu, müvekkili her ne kadar üç ayrı hastanede çalışmış ise de üç hastanenin de aynı yere bağlı olduğunu bu nedenle davalı şirketin davacının tüm alacaklarından sorumlu olduğunu, davacının iş aktinin hiçbir gerekçe gösterilmeksizin feshedildiğini, müvekkilinin alacaklarının ödenmediğini iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı şirket vekili özetle; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının davalı şirkette 04/05/2009 tarihinde çalışmaya başladığını, bu hususun sigorta kayıtlarından anlaşılacağını, davacının yaptığı işin bir başka firmaya yaptırılacak olması nedeniyle iş aktinin feshedildiğini, feshin geçerli nedene dayandığını, davacının 2009 yılından önceki alacakları için müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; SGK kayıtlarına göre tespit edilen hizmet süresi esas alınarak yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, davacı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir2-Davacının hizmet süresi taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Somut uyuşmazlıkta; davacı davalı işyerinde 03/07/1993 yılından itibaren çalıştığını iddia etmiş, davalı işveren ise 2009 yılında çalışmaya başladığını savunmuştur. Davacıya ait hizmet döküm cetvelinde kayıt başlangıcı 1997 yılıdır. Davacı 1993 yılında işe başladığını ispat amacıyla 1993 ve 1994 yılına ait izin belgelerini sunmuş ve bu hususta da tanık dinletmiştir. Dinlenen Davacı tanığı ... ifadesinde “Ben 1991 yılında ... hastanesinde işe başladım davacı ise benden sonra işe başladı..” şeklinde beyanda bulunmuştur. Dosyada mübrez hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bilirkişi tarafından sgk kayıtları esas alınarak ve davacı iddiası üzerinden olmak üzere iki seçenekli hesaplama yapılmış, mahkemece resmi kayıtlara göre yapılan hesaplama doğrultusunda karar verilmiş isede; davacı tarafça sunulan ve herhangi bir itiraza uğramayan 1993 ve 1994 yılında kullanılan izin belgelerine ve işyeri çalışanı davacı tanığının beyanına göre, davacı 03/07/1993 yılında davalı işyerinde çalışmaya başladığı iddiasını ispat etmiştir. Bu durumda, bilirkişi raporunda, davacı iddiasına göre 03/07/1993-13/08/2012 tarihleri arasında 19 yıl 1 ay 1 gün üzerinden yapılan hesaplama yerine, resmi kayıtlara göre yapılan hesaplama esas alınarak karar verilmesi hatalıdır. 3-Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun, hükümde belirtilmemesinin HMK ‘nun 297. maddesine aykırı olduğunun ve infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. 4-Kabule görede; davalı vekili lehine hükmedilen red vekalet ücretinin bu şekilde fahiş hesabı ve yargılama giderlerinde kabul-red oranının hatalı tespiti isabetsizdir. F)Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.