Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1947 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29376 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile izin ücreti, ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.Maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait işyerinde 04/11/2009 - 02/07/2012 tarihleri arasında pazaralama yetkilisi olarak çalıştığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek,kıdem ve ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin ve ücret alacağını istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 04/11/2009 tarihinde davalı şirkette çalışmaya başladığını, 2012 mart ayı itibarıyla aldığı sağlık raporlarıyla işten ayrıldığını, 02/07/2012 tarihine kadar işe gelmediğini, işverene verdiği sağlık raporlarına göre 01/03/2012,30/03/2012 ,16/04/2012 ,27/04/2012, 04/06/2012 ,08/06/2012 ve 25/06/2012 tarihlerinde izinsiz olarak işyerine gelmediğini, bu şekilde Haziran ayı içerisinde 3 gün izinsiz oalrak işyerine gelmediği,bu tarihlerden 04/06/2012 ve 25/12/2012 tarihlerinin pazartesi gününe denk geldiği ay içinde iki defa tatil gününden sonra işyerine gelmediğini ve iş akdini bu nedenlerle haklı feshettiğini savunarak,davanın reddini istemiştir.C)Yerel Mahkeme Kararının ÖzetiMahkemece toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;davacının davalı işyerinde 04/11/2009-02/07/2012 tarihleri arasında pazarlama yetkilisi olarak çalıştığı, davalı taraf iş aktinin İş Kanununu 25/II-g maddesi gereğince haklı nedenle feshedildiğini ileri sürmüş ise de , davacının 04/06/2012 ve 25/06/2012 tarihlerindeki Pazartesi gününe rastlayan günlerde işe gelmediği, tutanaklarda imzası bulunan bir kişinin tanık olarak dinlendiği, davacının 03/03/2012-02/07/2013 tarihleri arasında 95 gün raporlu olduğu , iş aktinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmayacak şekilde sona erdiğini gösteren başka bir delilin bulunmadığı , bu sebeple davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacak şekilde iş aktinin sona erdiği, yıllık izin kullandırıldığının yazılı belge ile ispatlanamadığı , talep edilen ücret alacağının ödendiğine dair delilin sunulmadığı anlaşıldığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı,yıllık izin ve ücret alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir. Somut uyuşmazlıkta davalı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen belgeler arasında davacının yıllık izinlerini kullandığına ilişkin belgelerin olduğu anlaşılmaktadır. Sunulan yıllık ücretli izin defterinde davacı tarafından imzalı üç tane izin kağıdına göre, 6 gün,18 gün ve 12 gün yıllık izin olmak üzere toplam 36 gün yıllık izin süresinin kullanıldığı görülmektedir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda söz konusu bu belgeler değerlendirilmeksizin davacının 14 günden 2 yıl olmak üzere toplam 28 gün yıllık izin ücreti alacağı 1.183,46 TL olarak hesap edilmiş ve mahkemece davacının talebi ile bağlı kalınarak dava dilekçesi ile talep edilen 1.000,00 TL yıllık ücretli izin alacağının kabulüne karar verilmiştir.Davacının hak ettiği yıllık izin süresini yıllık izin defteri ve izin kağıtlarına göre fazlasıyla kullandığı anlaşıldığından mahkemece yıllık ücretli izin alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.