Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1939 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 11158 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde davacının davalıya ait işyerinde 1999 yılından itibaren çeşitli kademelerde çalıştığını, en son bölge müdürü olarak görevli iken iş akdinin feshedildiğini, davacının fazla mesai yaptığını ancak ücretlerinin ödenmediğini iiddia ederek fazla mesai ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının taleplerin zamanaşımına uğradığını, hep en üst düzey müdür olarak çalıştığını, davalı şirketin oldukça yüklü miktarda maaş verdiğini, davacının kendi çalışma saatlerini kendisi belirlediğini, davacının istediği zaman işten çıkıp evine gidebildiği gibi dilediği zaman çalıştığını, davacıya hedef primi verildiğini, davacının ne kadar çok çalışmışsa o kadar çok ücrete hak kazandığını savunarak davanın reddini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı ve davacı taraf temyiz etmiştir E)Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine, 2-Davacının fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı ve miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır. Mahkemece davacının bölge müdürü olarak çalıştığı dönemde kendi mesaisini kendisinin belirlemesi nedeni ile bu dönem dışarıda tutularak kalan hizmet süresi bakımından fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir. Davacı kendisine bağlı satış şefi ve satış temsilcilerini denetlemektedir. Davacının satış temsilcilerinin çalışma sistemine paralel bir çalışma sistemi ile çalıştığı, tıpkı satış temsilcileri gibi belli hedeflerin gerçekleştirilmesine bağlı olarak prim karşılığı görev yaptığı anlaşıldığından, yapılan prim ödemelerinin fazla mesaisini karşılayıp karşılamadığı araştırılıp belirlenmelidir. Bu araştırma sonucunda davacıya ödenen primlerin yaptığı fazla mesai karşılığı ödenmesi gereken ücreti karşılamadığının anlaşılması halinde aradaki farkın davacıya fazla mesai ücreti olarak ödenmesi gerekirken Mahkemece açıklanan bu yön üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır. 3-Davalı lehine takdir edilen vekalet ücretinin hesaplama tarzı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır. Davalı lehine takdir edilen vekalet ücretinin miktarın tespiti sırasında fazla mesai ücretinden takdiri indirimi nedeni ile reddedilen kısım dikkate alınmadan vekalet ücretinin hesaplanması gerektiğinden karar bu yönden de hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.