Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1936 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 40456 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı, izin ücreti alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, milli bayram ücreti alacağı, ücret alacağı ile prim alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde davacının davalı işyerinde 1997 yılında işe başladığını, firma yetkilisi ...'ın 17/01/2007 tarihinde müvekkilini odasına çağırarak telefon faturalarının çok geldiğini, bu nedenle işyeri için yaptığı görüşmelerinin de artık müvekkili tarafından ödeneceğini söylediğini, hakaret içerikli bağırarak beğenmeyenin çekip gitmesini söylediğini, kötü davranışlara dayanamayan müvekkilinin fazla mesai, bayram ve genel tatil mesai ücretlerinin ödenmemesi, izinlerinin kullandırılmaması, ücretinin net 1500TL olmasına rağmen primlerinin asgari ücret üzerinden yatırılması nedenleri ile işi terkettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde davacıya iş görüşmeleri için bir adet cep telefonu verildiğini, telefon fatura dökümleri geldiğinde fatura miktarının yüksek olduğu ve şahsi görüşmelerin çokluğu nedeniyle, hem de evli olan davacının şirkette çalışan bekar bir bayana göndermiş olduğu mesajlar farkedildiğinde durumu sormak için işverenin davacıyı yanına çağırdığını, açıklama istediğini, davacının da işi bırakarak gittiğini, fazla mesai yapıp milli bayramlarda çalışılmış ise ücretinin ödendiğini, davacının asgari ücret aldığını, net 1500TL ücret aldığına dair belgenin bankadan kredi çekmesi için iyiniyetle verildiğini beyanla davanın reddini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı taraf temyiz etmiştir E)Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,2-Kıdem tazminatı tavanı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinde, “Toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C.... Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez” şeklinde kurala yer verilmiştir. Belirtilen üst sınır, “genel tavan” olarak adlandırılabilir. En yüksek devlet memuru da ... Müsteşarı olduğundan genel tavan, bu görevdeki kişinin emekliliği halinde...nca ödenecek olan bir yıllık ikramiye oranını geçemeyecektir.Dairemizce de kıdem tazminatı tavanının yasada emredici şekilde düzenlendiği ve işçi yararına olsa da tavanı arttıran ya da tümüyle ortadan kaldıran sözleşme hükümlerinin geçerli olmadığı sonucuna varılmıştır.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının net ücreti 1500,00TL brüt ücreti 2093,50TL kabul edilmiş buna günlük 4,00TL yemek ücret eklenerek hesaplamalara esas giydirilmiş ücret 2197,50TL olarak bulunmuş ve kıdem tazminatı bu ücret üzerinden hesap edilmiş ise de, davacının iş akdinin feshi (17.01.2007 ) tarihindeki kıdem tazminatı tavanı 1960,69 TL olup bu hali ile emredici nitelikteki kıdem tazminatı tavanı aşılarak hesaplama yapılması hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.