Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1926 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 37122 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, fazla mesai ücreti ile izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin davacının dava şirket işyerinde 15.06.1997 tarihinden 31.07.2007 tarihine kadar aralıksız olarak çalıştığını, işyerinin 24 saat hizmet veren bir petrol istasyonu olması nedeniyle işe girdiği tarihten itibaren bir gün 24 saat çalışıp bir gün dinlendiğini, ancak davalı işverenin davacının fazla mesai ücreti alacaklarını kanuna uygun olarak hesaplayıp ödemediğini, yıllık izin alacağı bulunduğunu iddia ederek fazla mesai ve yıllık izin ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının fazla mesai yaptığı zamanlarda ve aylarda hak etmiş olduğu fazla mesai ücretlerinin kendisine ödendiğini, fazla mesai yapmadığı aylarda ise ödeme yapılmadığını, ihtarzi kayıtsız olarak ücret bordrolarını imzalayan davacının taleplerinin yersiz olduğunu, talep ettiği döneme ait iznini kullandığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı ve davalı taraf temyiz etmiştir E)Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine, 2-Davacının fazla mesai ücretinin hesabı ile ilgili taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai tahakkuku bulunan ve davacının bordroları ihtirazi kayıtsız imzaladığı bazı aylar hesaplamalarda dışarıda tutularak tanık beyanlarına göre 24 saat çalışıp 24 saat dinlenen davacı lehine 2 saat ara dinlenme ile günlük 22 saat, ayda 330 saat çalışarak haftalık 26,25 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak bu kabul dosya kapsamına uygun değildir. Dosya içinde bulunan davacının bordroları ihtirazi kayıtsız imzaladığı 2001, 2002 yılları ile 2003 yılının hesaplamalarda dikkate alınan ayları dışındaki bazı aylarında da zamlı fazla mesai ücreti tahakkuku bulunduğu ve bu ayların hesaplamalarda dışlanmadığı anlaşılmaktadır. Bu aylarında da hesaplamalarda dışlanması gerekmektedir. Öte yandan davacının dosya kapsamı ile sabit olduğu üzere 24 saat çalışıp 24 saat dinlendiği, bu çalışma şekline göre bir hafta 3 gün, bir hafta ise 4 gün çalıştığı anlaşılmaktadır. Dairemizce de benimsenen HGK kararlarına göre 24 saatlik bir çalışma diliminde insan takati, uyku, dinlenme, yemek yeme gibi nedenlerle fiilen 14 saat çalıştığının kabulü zorunlu olup bu hali ile davacının 4 gün çalıştığı haftada günlük çalışma süresinin 11 saati aşması nedeni ile 11 saati aşan 3 saatten 4 günde 12 saat, 3 gün çalıştığı haftada ise 9 saat fazla mesai yaptığı esasına göre fazla mesai ücretinin hesaplanarak hüküm altına alınması gerekirken Mahkemece yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmadan hazırlanan rapora itibarla hüküm tesisi hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.