MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, izin ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının 01/11/1990-26/04/2010 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde en son iş hazırlama şefi olarak 993 TL net ücret ile çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, davacının yasal haklarının ödenmediğini, davacının 03/05/2011 tarihinde yeniden davalı işyerinde çalışmaya başladığını ve bu kez iş akdinin 31/05/2011 tarihinde davalının üretim faaliyetini durdurması nedeniyle feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının 01/11/1990 tarihinde çalışmaya başladığını ve davacının 26/04/2010 tarihli tüm haklarını alarak ayrılma isteminin kabul edildiğini, davacının işsizlik ödeneği de alabilmesi için iş sözleşmesinin davalı tarafından geçerli sebeple feshinin bildirildiğini, davacının tüm haklarının ödendiğini, davacının tekrar çalışma talebi üzerine 03/05/2011 tarihinde yeniden işe alındığını ve davacının 31/05/2011 tarihinde istifa ederek işten ayrıldığını, davacının tüm dönem çalışmalarındaki işçilik alacaklarının kendisine ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi davalı işyerinde 01/11/1990-26/04/2010 tarihleri ile 03/05/2011-31/05/2011 tarihleri arasında olmak üzere iki dönem çalıştığı iddiasıyla taleplerde bulunmuş, davalı işveren ise ilk dönem çalışmasının kıdem ve ihbar tazminatı ödenerek sona erdiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının iki dönemdeki hizmet süreleri birleştirilerek yapılan kıdem ve ihbar tazminatı hesabından daha önceki ödemeleri avans kabul ederek yasal faiziyle mahsup eden bilirkişi raporuna itibarla sonuca gidilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına göre yerinde değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 1. dönem çalışmasının 01/11/1990-26/04/2010 tarihleri arasında olduğu, 26/04/2010 tarihinde sona eren çalışması karşılığında davacıya 24.879,64 TL net kıdem tazminatı ile 2.023,17 TL net ihbar tazminatı ödendiği ve davacının 2. dönem çalışmasının yaklaşık 1 yıl sonra 03/05/2011 tarihinde başladığı anlaşılmaktadır. Davacının ilk dönem çalışması kıdem ve ihbar tazminatı ödenerek sonlandırıldığından tazminatların hesabında bu dönem dikkate alınamaz. Zira, ilk dönem çalışması kıdem ve ihbar tazminatı yönünden tasfiye edilmiştir.3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve genel tatillerde çalışma karşılığı ücretlere hak kazanıp kazanmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışmanın ve genel tatillerde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmaların bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda, tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Bununla birlikte, işyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Somut uyuşmazlıkta; davacı işyerinde haftanın 6 günü 07.30- 19.30 saatleri arasında ve ayrıca dini bayramların ilk iki gün hariç genel tatillerde çalıştığını iddia etmiş, tanık beyanları ve işyeri giriş çıkış kayıtlarını delil olarak göstermiştir. Davalı işveren ise davacının haftanın 5 günü 07.30- 16.30 saatleri arasında çalıştığını, bazı günlerde fazla çalışma yapılmış olsa da bunların zamlı olarak ödendiğini ve ayrıca çalışılan genel tatil günlerinde ücretlerin ödendiğini savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, elektronik kart kayıtları ile tanık beyanları birlikte değerlendirilerek fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin hesaplandığı anlaşılmaktadır.Yukarıdaki ilke kararda açıklandığı üzere, fazla mesai ve genel tatil çalışmalarının yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Kayıtların olduğu dönemler için tanık beyanlarına göre hesaplama yapılması yerinde değildir.Mahkemece yapılacak iş, kayıtların olduğu dönemlerde sadece kayda itibar edilerek, kayıt olmayan dönemlere ilişkin ise tanık beyanlarına göre sonuca gitmektir.,Bilirkişiden kayıtlardaki dönem ile kayıt dışı dönemleri ayrı ayrı gösteren ek rapor alınıp, kayıtlı dönemlerde fazla mesai çıkar ise kayıtlı dönemdeki fazla mesai hesabında takdiri indirim yapmadan, kayıt dışı dönem için ise takdiri indirim yapılarak sonuca gidilmelidir. Genel tatil ücreti hesabında da aynı durum geçerlidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.