Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18886 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7664 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, iş riski tazminatı, bakım tazminatı farkı, vardiye tazminatı farkı ile yevmiye farkı, maaş farkı, fazla çalışma farkı, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücreti farkı, ikramiye farkı, ilave tediye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı işçi, davalı Kurumda “teknisyen” olarak çalıştığını, ...na üye olduğunu ve bu tarihten itibaren sendikalı olarak çalıştığını, günlük yevmiyelerinin yaklaşık 31,00.-TL iken ... ile Tedaş Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince davalı kurum tarafından bu Toplu İş Sözleşmesinin imzalanması ile birlikte 24,00.-TL’ye indirilerek yaklaşık 7,00.-TL civarında indirim yapıldığını, davacının almış olduğu maaşların yanında yevmiyeleri baz alınarak ödenen diğer ücretlerin de kendisine sendika üyesi olmadan önceki ücretlerine kıyasla eksik ödendiğini beyanla, yevmiye farkı, maaş farkı, fazla çalışma farkı, hafta tatili ile bayram ve genel tatil ücreti farkı alacaklarının ödetilmesi istekleriyle bu davayı açmıştır. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı işveren, ... ile Tedaş Genel Müdürlüğü arasında 31/05/2004 tarihinde imzalanan protokolün 2.md si gereğince 01/03/2003- 28/02/2005 süreli 10 dönem İTİS'in EK-2 cetvelinde yer alan 4.derecenin karşılığı olan unvan ile İTİS'in uygulama esasları başlıklı 6.md.sinin c fıkrası uyarınca sendika üyeliklerinin işverene bildirildiği tarihten itibaren EK-2 cetvelindeki 4.derece karşılığı yevmiyelerinin verilmesine, yine iş bu bildirim tarihinden itibaren sözleşmenin tüm hükümlerinden 15/06/2004 tarihi itibari ile yararlandırılmasının imza altına alındığını, sendika üyesi olan işçilerden Tekniker(arazide çalışan) ve Teknisyenlere protokol hükmü gereği İTİS'in EK-2 cetvelinde yer alan 4. eşdeğer dereceli Teknisyen unvanına günlük 24,44 TL ücretinin uygulanmasının bildirildiğini, söz konusu yevmiye değişikliğinin İş Yasası'nın 22. Maddesi uyarınca davacıya bildirilmesinin gerekmediğini, davacının sendikaya üye olması ile birlikte sendikanın imzaladığı toplu iş sözleşmesine tabi olacağını bildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, sendika üyeliği tarihinden sonra davacıya yapılan aylık toplam ödemelerde ciddi artışlar meydana geldiği, davacının yevmiyesindeki düşüşün davalı işverenin tek taraflı tasarrufuna dayanmadığı, davacının sendika üyesi olduktan sonra yevmiyesinin 31,00-TL’den 24,44 -TL'ye düşmesinin davacının üyesi olduğu ... ile davalı işveren arasında akdedilmiş olan TİS’e bağlı olarak imzalanan protokole dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı yasal süresi içinde davacı temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Davacı, davalı Bedaş’ da 2003 yılında çalışmaya başladığını, 2004-Nisan ayında sendikaya üye olduğunu ve TİS'den yararlanmaya başlaması üzerine yevmiyesinin iş sözleşmesinde kararlaştırılan miktarın altına düşürüldüğünü belirterek ücret farkından kaynaklı işçilik alacakları taleplerinde bulunmaktadır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 2822 sayılı TİSGLK’un 6. Maddesinde, “Toplu iş sözleşmesinde aksi belirtilmedikçe hizmet akitleri toplu iş sözleşmesine aykırı olamaz. Hizmet akitlerinin toplu iş sözleşmesine aykırı hükümlerinin yerini toplu iş sözleşmesindeki hükümler alır. Hizmet akdinde düzenlenmeyen hususlarda toplu iş sözleşmesindeki hükümler uygulanır. Toplu iş sözleşmesinde hizmet akitlerine aykırı hükümlerin bulunması halinde hizmet akdinin işçi lehindeki hükümleri geçerlidir…” düzenlemesi yer almaktadır.Yukarıdaki hüküm “işçi lehine şart ilkesi” olarak adlandırılan kuralın Türk İş Hukukundaki pozitif yansımasını oluşturmaktadır. Söz konusu hüküm gereğince normlar hiyerarşisinde iş sözleşmesine nazaran daha üstte bulunan toplu iş sözleşmeleri hükümleri yerine iş sözleşmeleri hükümleri ancak işçi lehine olmak koşuluyla uygulanma kabiliyetine sahiptir. Bir başka ifadeyle iş sözleşmesi ile toplu iş sözleşmesi karşı karşıya geldiğinde yani aynı konuda iş sözleşmesi ile toplu iş sözleşmesinde farklı düzenlemeler yer aldığında iş sözleşmesi hükmü daha işçi lehine olmak koşuluyla somut olaya tatbik edilebilir. Somut olaya dönüldüğünde davacının iş sözleşmesi ile kararlaştırılan temel ücretinin düşürüldüğü anlaşılmaktadır. Bu ücretin düşürülmesi işlemi 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesine göre değil toplu iş sözleşmesi ile yapılmıştır. Nitekim İş Kanunu’nun 22. maddesindeki prosedüre uyulup işçinin yazılı rızasının alındığı da iddia ve ispat edilmiş değildir. Öte taraftan TİS’lerle belirlenen ücretlerin ödendiği savunulmuş ise de öncelikle dosyada yer alan TİS’lerde davacının ücretine ilişkin doğrudan bir düzenleme ve cetvele rastlanılmamıştır. Sadece TİS’in 72. Maddesinde sözleşme anlamında asgari ücret tanımlanmış ve sözleşmenin eki niteliğindeki cetvellere göre belirleneceği ifade edilmiştir.İşveren tarafından toplu iş sözleşmelerinin uygulanması neticesinde iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretin davacının sendikaya üyeliği ve TİS'den yararlanmaya başlanması üzerine düşürülmesi 2822 sayılı TİSGLK'nın 6. maddesi uyarınca işçi lehine şart ilkesinin ihlali niteliğinde olup, kanuna aykırıdır. Mahkemece davalının zamanaşımı savunması nazara alınarak hesap dönemine ilişkin tüm ücret bordroları dosyaya getirtilerek gerekirse başka bir bilirkişiden rapor alınmak suretiyle davacının ücret farkından kaynaklı taleplerine ilişkin yeniden bir karar verilmelidir. F)Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.