Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1877 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 35399 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işsizlik sigorta bedeli, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine, davalı ve karşı davacı, belge tasdiki için yapılan noter masrafının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, asıl davayı kısmen hüküm altına almış, karşı davayı reddetmiştir.Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı ve karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, işveren tarafından ........2004 tarihinde ... ilinde iş alındığını, davacı ile bir erkek personelin ... iline gönderileceğinin söylendiğini, buna ailesinin izin vermeyeceğini söylemesi üzerine tutanak ve ibraname başlıklı yazıların imzalatılmaya çalışıldığını, bu belgeleri neden imzalatmak istediklerini sorduğunda iş akdinin bildirimsiz olarak feshedildiğinin söylendiğini, tutanak başlıklı yazıda iş akdinin 4857 sayılı iş yasasının 25/II-h ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller nedeniyle feshedildi??inin yazılı olduğunu ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla çalışma ve işsizlik sigorta bedeli alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacıya ... ilinde yapılan imar planı uygulaması işinin tescil işlemi için ........2004 gününe randevu alındığını, harita mühendisi ile beraber ........2004 tarihinde ... iline gidileceğini, davacıya ... hafta önce bilgi verilmiş olduğunu, davacıya ........2004 sabahı yola çıkacaklarını hazırlık yapması gerektiğinin söylendiğini, aynı günün akşamı davacının amirini arayarak ailesinin ... ile seyahate gitmesine izin vermediğini, şirket müdürü ile gitmesine izin verdiğini bildirdiğini, şirket müdürünün durumdan haberdar edildiğini, bunun üzerine şirket müdürü ...'nin kimsenin gitmesine gerek yok ben giderim diyerek ertesi gün davacının çıkış işlemlerinin yapılmasını istediğini, davacının uzun süreli bir iş için şehir dışına çıkmasının istenmediğini, davacının iş akdinin 4857 sayılı İş Kanununun 25/II-h maddesine göre feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, Türk toplumunun aile kurumu nedeniyle olan hassasiyetleri, ataerkil aile yapısı, örf, adet ve geleneklere bağlılığın getirdiği toplumsal değerler karşısında davacının bu göreve gitmeye zorlanamayacağı, işverence daha öncesinde bu durumun davacıya bildirildiği beyan edilmiş ise de bunu kanıtlayan bir belge sunulmadığı, her hâlükârda davacının böyle bir görev nedeniyle sonuna kadar zorlanamayacağı, bu nedenle akdin feshinin haksız olduğu, İş Kanunu 25/II.maddesindeki fesih şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:...- Davacının hizmet akdinin 4857 sayılı yasının 22.maddesi koşullarına riayet edilmeden yapılan görev değişikliğini kabul etmemesi üzerine işveren tarafından haksız feshedildiği anlaşıldığından davacının kıdem ve ihbar tazminatı hak edeceğinin açık olması karşısında mahkeme kararındaki “ Türk toplumunun aile kurumu nedeni ile olan hassasiyetleri, ataerkil aile yapısı, örf, adet ve geleneklere bağlılığın getirdiği toplumsal değerler karşısında davacı bu göreve gitmeye zorlanamaz. ” şeklinde gerekçe yasal değilse de iş akdinin haksız feshine ilişkin yukarıdaki gerekçe nedeni ile davalı vekilinin feshe yönelik temyiz itirazının reddine,...- Davacının ücretinin net 450 TL oluşu karşısında yol ve yemek yardımının tahmini olarak 100 TL kabulü hatalıdır. Mahkemece fesih tarihi itibariyle yol ve yemek yardımının varsa davalı belgeleri yoksa yapılacak araştırma ile giydirilmiş ücretin hesabında dikkate alınması gerekirken tahmini değerlere itibar edilmesi hatalıdır....- Davalı vekilinin 03.....2009 tarihli dilekçesinde yaptığı geçmiş zamanaşımı def’i ile ıslaha karşı yaptığı zamanaşımı itirazları değerlendirilmeden hüküm kurulması hatalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine ....01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.