Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18590 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14733 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 9. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 20/01/2012NUMARASI : 2009/64-2012/17DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, bayram ve genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirkette çalışmakta iken iş akdinin haklı olmayan sebeplerle feshedildiğini ve alacaklarının ödenmediğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, hafta tatili, bayram tatili ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili;davacının ücretlerinin ödenmemesini gerekçe göstererek iş akdini kendisinin feshettiğini, davacının bu nedenle kıdem tazminatı talep edebileceğini ancak ihbar tazminatı talep edemeyeceğini, davacının işyerinde fazla çalışmasının bulunmadığını, istisnai olarak fazla çalışma yapmış olması halinde de karşılıklarının ödendiğini, bayram tatillerinde ve hafta tatillerinde çalışmadığını, yıllık izinlerini kullandığını, aylık ücretinin de brüt 531,00 TL olduğunu, talep edilen 2006 yılı Ağustos, Eylül ayları ile Ekim ayından 17 günlük ücret alacağının doğru olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulüne hükmedilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir.E) Gerekçe:Yerel mahkemece yapılan yargılamada, bilirkişi olarak Av. B. K. tayin edilmiş ve davalı vekili tarafından bilirkişinin daha önce kendileri aleyhine görülen bir başka dosyada davacı vekili sıfatıyla hareket ettiği, bu nedenle tarafsızlığı konusunda şüphe yaşadıkları gerekçesiyle bilirkişinin şahsına itirazda bulunulmuştur. Mahkemece, alacak davalarında görüşüne başvurulan bilirkişilerden istenen raporların hesaplamaya ilişkin olduğu, hesaplama işleminin mahkeme tarafından matematiğe dayalı dört işlem olması sebebi ile denetlenebilir olduğu, bunun dışında hesaplamalara esas alınan ücret ve çalışma süresin de dosya kapsamına göre hakim tarafından denetlenebilecek ve hakimin kendi hukuki bilgisine göre değerlendirilebilir hususlar olduğu, dosyanın bilirkişiye verilmeden önce çalışma süresi, ücret ve çalışma koşulları ile ilgili bir kısım verilerin hesaplamalara esas olarak açıklanmama sebebinin taraflarda ihsası rey düşüncesinin oluşmamasına yönelik olduğu, alınan raporun bilirkişinin sadece kendi teknik bilgisine dayalı ve hakimin bilgisi ile denetlenemez bir rapor olmaması ve raporda belirtilen hukuki değerlendirmelerin mahkemeyi bağlayıcı olmaması gerekçeleri ile itiraz reddedilmiş ve davalı tarafın ıslah ile talep edilen miktara yönelik zamanaşımı itirazının değerlendirilmesi ve buna ilişkin ek rapor alınmak üzere dosya yeniden aynı bilirkişiye verilerek rapor tanzim ettirilmiş ise de, Av. B. K.'nun davalı aleyhine açılan başka bir davada davacı vekili sıfatıyla dava takip ettiği açık olup, Mahkemece verilen bilirkişilik görevinden Avukatlık etiği nedeniyle çekilmesi gerektiğinin düşünülmemesi; yargılama sonucu verilecek hükmün tarafları her açıdan tatmin etmesinin en doğal beklenti olduğu ve adaletin zedelendiği görüntüsünden kaçınılması gerekliliği gözönüne alındığında davalı vekilinin bilirkişinin değiştirilmesi talebinin yerinde görülmemesi hatalıdır.Mahkemece yapılacak iş, konusunda uzman bir bilirkişiden yeniden rapor alıp yapılacak değelerlendirme ile sonuca gitmekten ibarettir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair kısımların incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 09/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.