MAHKEMESİ : ADANA 1. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 13/11/2012NUMARASI : 2010/240-2012/843DAVA :Davacı vekili, davacının yıllık ücretli izin alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, iş sözleşmesi sona eren davacının yıllık ücretli izin kullanmadığı halde izin belgeleri düzenlendiğini, oysa davacının bu dönemlerde çalıştığını, durumun puantaj kayıtlarından da belli olduğunu belirterek, kullanmadığı yıllık ücretli izin alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, zamanaşımı ve husumet itirazı yanında, davacının 23.02.2010 tarihinde hizmet ilişkisinin sonlandırıldığını, yasal hakların fazlasıyla ödendiğini, tüm hakları aldığına dair ibraname verdiğini, tutarlara ilişkin itiraz ileri sürülmediğini, davacının personel şefi değil düz memur olarak çalıştığını, birliğin resmi bir kurum olması dolayısıyla sürekli denetime tabii tutulduğunu, iddia edilen türde bir çalışmanın mümkün olamayacağını, davanın reddi gerektiğini savunmuş ve davacı hakkında izin belgeleri ve puantaj kayıtları üzerinde sahtecilik yapması nedeni ile sahte belge düzenlemek ve görevi kötüye kullanma suçundan suç duyurusunda bulunduklarını belirtmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan hesap raporuna itibar edilerek davalının, davacı tarafından talep edilen yıllık izinlerini kullandığını veya ücretinin ödendiğini yazılı belge ile ispat edemediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. E) Gerekçe:Uyuşmazlık iş sözleşmesi sona eren davacı işçiye izin defteri ve izin kartlarında yazılı izinlerin kullandırılıp kullandırılmadığı, bu izin belgeleri ile puantaj kayıtlarının çelişip çelişmediği, bu belgelerin sahte olup olmadıkları, davacı işçinin izinli gösterilen zamanlarda çalışıp çalışmadığı noktasında toplanmaktadır.6110 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 211 maddesinde sahtecilik incelemesinin nasıl yapılacağı belirtilmiştir. Buna göre;(1)Bir belgenin sahteliğinin iddia edilmesi durumunda, bu hususta karşı tarafın açıklamaları da dikkate alınarak, aşağıdaki sıra ile inceleme yapılarak öncelikle karar verilir:a)Hâkim, yazı veya imzayı inkâr eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edinememişse, huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belge ve diğer delilleri değerlendirir. Hâkim, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir. İsticvap için mahkemeye davet edilen taraf, belirtilen günde hazır bulunmadığı takdirde, inkâr etmiş olduğu belgedeki yazı veya imzayı ikrar etmiş sayılır; bu husus kendisine çıkartılacak davetiyede ayrıca ihtar edilir. b) (a) bendi hükmüne göre yaptığı incelemeye rağmen, hâkimde sahtelik konusunda kesin bir kanaat oluşmamışsa, bilirkişi incelemesine karar verir. Bilirkişi incelemesinden önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar, ilgili yerlerden getirtilir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. Bilirkişi, inceleme için gerekli görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir.Aynı kanunun 165. Maddesinde ise bekletici sorun başlığı altında, “Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılamayı bekletilebileceği” belirtilmiştir. Somut olayda davacı yıllık ücretli izin belgelerinin sahteliğini, puantaj kayıtları ile çeliştiğini, gerçekte çalıştığı halde izinli gibi belgelerin düzenlendiğini iddia etmiş, davalı ise belgelerin gerçeğe uygun olduğunu savunmuş ve davacı hakkında görevi kötüye kullandığı gerekçesi ile suç duyurusunda bulunulmuştur.Mahkemece sahtelik iddiası 6100 sayılı HMK.’un 211. Maddesi uyarınca incelenmediği gibi davalının suç duyurusu üzerine yapılan soruşturmanın akibeti araştırılamamış ve bekletici mesele yapılmamıştır. Hukukçu bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiş ise de yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca işlem yapılmalı, deliller toplanmalı ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.