Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 18379 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5099 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ. DAVA : Davacı-karşı davalı icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı-karşı davalı işçi, 01/06/2012 tarihinden itibaren davalı şirkette satış müdürü olarak çalıştığını, işverenle anlaşarak 30/11/2012 tarihinde istifa ettiğini, işten ayrıldığı Kasım 2012 ücretinin net 7.647.19-TL. olmasına rağmen 3.119.71-TL olarak ödendiğini,işe başladığı tarihten ayrıldığı tarihi kadar ki süre zarfında hak kazandığı ve muhasebe departmanı tarafından hesaplanmış prim alacağının da ödenmediğini, eksik ödenen ücret ve prim alacağına dair icra takibinde bulunduğunu, davalı tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı-karşı davacı şirket vekili,davacının kendi iradesi ile istifa ederek işten ayrıldığını davacının prim talebinin yersiz olduğunu, ödenmeyen hak ve alacaklarının bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.Karşı davada ise;işçinin ihbar öneline uymaksızın aniden istifa etmesi üzerine ihbar tazminatı talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak asıl davanın kısmen kabulüne,karşı davanın ise reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacının fark ücret alacağı, Mahkemece Kasım 2012 ayı için 26 gün karşılığı resen hesaplanarak hüküm altına alınmış ise de;dosya kapsamında yer alan tarihsiz dilekçede davacı, 26.11.2012 tarihinde istifa iradesini işveren yetkilisine bildirdiğini ancak kendisinin ay sonu itibariyle istifasının kabul edildiğini bildirmiştir.Davacının 30.11.2012 tarihine kadar çalışıp bu tarihte iş sözleşmesinin sonlandığı, bordro tahakkukunun da buna göre yapıldığı anlaşılmaktadır.Bu nedenle davacının fark ücret alacağının Kasım 2012 bordrosundaki tam ücret esas alınarak ödenen miktar da mahsup edildikten sonra hüküm altına alınması gerekirken 26 gün karşılığı hesaplanan ücretten mahsup yapılarak sonuca gidilmesi hatalıdır.3-Davacı ayrılmadan hakettiği prim miktarı hesaplanarak e-mail şeklinde kendisine bildirilmiştir. Tanıklar da primlerin muhasebe departmanınca hesaplanıp kendilerine e-mail yoluyla bildirildiğini açıklamışlardır.Yine davacının fark ücret talebine ilişkin olarak da Kasım 2012 bordrosu dosya kapsamında bulunmaktadır. Bu nedenle davacının fark ücret ve prim alacağının takip tarihi itibariyle likit olduğu açıktır.İcra inkar tazminatı talebinin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi de hatalı olup ayrıca bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.