Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 18242 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4820 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının 01.11.1996-04.06.2012 tarihleri arasında net 3.500 TL ücret ile bölge satış şefi olarak çalıştığını, davacının iş akdinin İş Kanunun 17. maddesine göre feshedildiğini, açılmış olan işe iade davasının temyiz edildiğinden halen kesinleşmediğini, davalı işyerinde normal çalışma saatlerinin 09.00-18.30 olduğunu ancak davacının satış elemanlarını örgütlediği ve sahaya çıkıp satışlarına destek olduğunu, bu nedenle davacının 08.00’de bayiye geldiğini, akşam iş ne zaman biterse o zamana kadar çalıştığını, günlük en az 12 saat çalıştığını ileri sürerek fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının bölge satış şefi olarak çalıştığını, Yargıtay içtihatları gereğince davacının fazla mesai adı altındaki taleplerinin satış primleri ile karşılandığını, genel tatil ve hafta tatili ücretlerinin davacıya ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma ücretinin hesabı ve primlerin fazla çalışmadan mahsup edilip edilmeyeceği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Satış temsilcileri genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışmaktadırlar. Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşverenin istek ve değerlendirmesine bağlı olabileceği gibi, sözleşme gereği olarak da verilebilir. Fazla mesai ise kural olarak 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde, haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. İşçi fazla mesai yapsın yapmasın prim ödemesi var ise bu ek ücrete hak kazanır. Ancak ister gezerek, isterse işyerinde çalışsın satış temsilcisi mesaisi artıkça prim alacağı artacağından, bir anlamda yüzde usulü ile çalışması söz konusu olduğundan fazla çalışma ücretinin yüzde usulünde olduğu gibi sadece zamlı kısmının (% 50) hesaplanması gerekir.Somut uyuşmazlıkta, davacının davalı işyerinde satış şefi olarak çalıştığı ve yapılan satış miktarına bağlı olarak prim aldığı dikkate alındığında, yukarıdaki ilke kararımızda belirtildiği üzere fazla çalışma hesabında sadece % 50 zamlı kısmın hesaplanması gerekirken saat ücretinin % 150 zamlı miktarına göre hesaplanması hatalı olduğu gibi, prim ödemelerinin hesaplanan fazla mesai alacağından mahsup edilmesi de hatalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.