MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, prim ve ücret farkı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili özetle, davacının 15/04/2002 tarihinden itibaren ....nda idari işler birimine bağlı "bilgi-işlem" görevlisi olarak çalıştığını, aylık ücretinin 1.419 Pound olduğunu, yılda 4 aylık ücret tutarında ikramiye hakkı olduğunu ve yıllık performans değerlendirmesi üzerinden prim ödendiğini, iş sözleşmesinin 10/03/2009 tarihinde haklı ve geçerli bir neden olmadan feshedildiğini, 2008 dönemi performans değerlendirmesi başarılı olduğu halde Ocak 2009 tarihinde ödenmesi gereken prim alacağının ve 2008 bütçesinden doğan ücret fark alacağının ödenmediğini iddia etmiş, prim ve ücret farkı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte ödenmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili özetle, fesih tarihi itibari ile davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını, davacının yaklaşık 7 yıl davalı yanında çalıştığını, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, fesihten önce davacının yazılı savunmasının alındığını, haksız ve kanuni dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacının davasını ispatlayamadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, davacı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1086 sayılı HUMK döneminde açılan davada, davacı vekili dava dilekçesinin deliller bölümünde, bir kısım delillerini sayıp “diğer yasal delillere” dayandığını bildirmiş ve 24/02/2010 tarihli cevaba cevap ve delil listesinde açıkça yemin deliline dayanmıştır. Bu nedenlerle davacının yargılama sırasındaki yemin teklifi, usulüne uygun olup, mahkemece yemine ilişkin usulü işlemler yerine getirilerek sonuca gidilmesi gerekirken, yemin delilinin yerinde olmayan gerekçe ile reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F)Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.