MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı hastanenin Embriyo Laboratuvarında Biyolog ve ayrıca Biyologların sorumlusu olarak 01.02.2000 fiili giriş, 20.03.2000 SGK girişi olmak üzere fiili olarak 01.02.2000 tarihinden 01.04.2012 tarihine kadar çalıştığını, en son net ücretinin 8.603,36 TL olduğunu, yemeğin işyerinde yendiğini, sözleşme özeti başlıklı belgeden anlaşılacağı üzere 2007 yılında davacının aylık ücretinin 4.000 USD olacağı ve her yıl % 10 zam yapılacağının kararlaştırıldığını, davacının hastanedeki rutin mesaisi 08.30-20.30 arasında ise de işlerin yoğunluğu nedeniyle çoğu zaman işyerinden 20.30’da dahi çıkamadığını, bu mesai sisteminde birinci hafta haftanın 1 günü, ikinci hafta haftanın 2 günü, üçüncü hafta haftanın 1 günü, dördüncü hafta haftanın 2 günü haftalık izin kullandığını, diğer günler anılan mesailerde çalıştığını, davalı hastanede davacı dışında bir tane daha biyolog sorumlusu olduğu için davacı ve diğer sorumlunun dönüşümlü olarak dini bayramların 2 gününü çalışarak geçirdiklerini, milli bayram ve genel tatil günlerinin tamamında çalıştığını, ancak bu çalışma sisteminde dahi vakanın çok olması halinde bayram ve hafta tatili izinleri iptal edilerek bu tatilleri çalışarak geçirdiğini, ayrıca davacının tüm çalışma süresi boyunca icap nöbeti tuttuğunu, davacının işyerinde bölüm başkanının yaptığı hakaret ve baskılara maruz kaldığını, hatta 3 günde bir işten çıkarılacağı tehdidi ile karşılaştığını, bölüm başkanının sadece davacıya değil, bölümdeki diğer tüm çalışan personele aynı şekilde davrandığını, her geçen gün bu tavırlarının dozunu artırmaya başladığını, bu hakaret ve baskılar karşısında davacının sinirlerinin bozulduğunu, bunun üzerine daha fazla bu hakaretlere maruz kalmak istemediği için sigortalılık süresini de doldurduğu ve emekliliğe hak kazandığı için 30.03.2012 tarihli dilekçe ile ve ekinde Beşiktaş SGM yazısı ekli olarak kıdem tazminatının ödenmesi talebi ile işten ayrıldığını, ancak daha önce bu şekilde ayrılan herkese haklarını veren davalının davacının dilekçesine kendisine kıdem tazminatı ödemesi yapmayacaklarını bildirdiğini, davacının bu şekilde işten ayrılmasının kıdem tazminatı ödenmesini gerektirdiği gibi, iş akdini haklı fesih sebepleri de bulunduğunu iddia ederek kıdem tazminatı, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının talebinin belirli olup, kısmi davaya konu edilemeyeceğini, bu nedenle davanın belirli hale getirilmesi ve harcın tamamlanması hususunda kesin süre verilmesi gerektiğini, davacının müvekkili şirkette 20.03.2000-31.03.2012 tarihleri arasında HEMŞİRE olarak görev yaptığını, istifa dilekçesi içeriğine atıfla, davacının gerçek fesih iradesinin şirketten ayrılmak, başka bir işyerinde çalışmak olduğunu, sigortalılık süresi ve prim ödeme günü tamamlanması hususuna dayalı kıdem tazminatı talebinin yasal koşulların oluşmaması nedeniyle reddi gerektiğini, düzenlemenin amacına atıfla ve Yargıtay 9. HD kararına atıfla, işçinin ilk ayrıldığı anda iradesinin tespitinin önem kazandığını, davacının 1973 doğumlu olup, 39 yaşında olduğunu, emeklilik nedeniyle yaşını beklemek amacıyla işten ayrılmadığını, kendisinin de dava dilekçesinde beyan ettiği gibi bölüm başkanını gerekçe göstererek ayrıldığını, oysa ki davacının çalıştığı bölümde herhangi bir hakaret ya da baskı söz konusu olmayıp, davacının da bizzat 12 sene boyunca çalıştığını, bu nedenle aksi yöndeki baskıya dair beyanların kabulü mümkün olmadığı gibi, davacı tarafından ispata muhtaç olduğunu, davacının gerçek fesih iradesinin emeklilik değil, bölümdeki baskılar olup, gerçek fesih iradesi dikkate alındığında emsal Yargıtay kararı çerçevesinde kıdem tazminatı talebinin yasal koşulları oluşmadığından reddi gerekeceğini, davacının çalıştığı süre boyunca hiç tatil yapmadan her gün 11 saat çalıştığı yönündeki gerçeklikten uzak iddialarının kabul edilebilir nitelikte olmadığını, soyut ve mesnetsiz iddialardan ibaret olup, hayatın olağan akışına da aykırı bulunduğunu, bilirkişi incelemesinde embriyolog mesleğinin özelliğinin de dikkate alınmasının zaruri olduğunu savunmuştur.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacının davalı işyerinden 20/03/2000-31/03/2012 tarihleri arasında en son 8.603,09 TL net ücretle çalıştığı, sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak işten ayrılması sebebi ile kıdem tazminatına hak kazandığı, haftalık 45 saati aşan 1,5 saat fazla mesai yapması sebebi ile fazla mesai alacağı olduğu, genel tatillerde ve dini bayramların iki günü çalışması sebebi ile bayram alacağı olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle takdiren % 30 oranında indirim yapılmak suretiyle 14.914,39 TL bayram alacağı ile 199.024,25 TL fazla mesai alacağı olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. D) Temyiz: Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı vekili, dava dilekçesinde ilk hafta haftanın 1 günü, ikinci hafta haftanın 2 günü, üçüncü hafta haftanın 1 günü, dördüncü hafta haftanın 2 günü izin kullandığını iddia ederek fazla çalışma ücreti alacağı talebinde bulunmuş olmasına rağmen, bir hafta 6 gün, bir hafta 5 gün çalıştığı davacının da kabulünde olmasına göre teknik bilirkişi raporunda haftanın 6 günü çalışıldığından bahisle hesaplama yapılması hatalıdır.3-Bilirkişi raporunda fazla çalışma, genel tatil vs. ücret alacakları brütten nete çevrilirken, SGK ve işsizlik primlerinin düşülmeside hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.