Davacı, 1.2.1999-1.1.1997 arası çalıştığının tesbitiyle kıdem, ihbar, kötüniyet ve sendikal tazminat, izin ücreti, ikramiye ve ilave tediye alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde, taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalı işverenin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davacının tesbiti istediği ve mahkemece tesbitine karar verilen 1996 yılı içerisindeki 3 ay 11 gün sigortalı hizmet süresi ile ilgili olarak işveren tarafından Sosyal Sigortalar Kurumuna prim bordrosu verildiği anlaşıldığından bu süre ile ilgili hizmet tesbiti isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.3- Toplu İş Sözleşmesinin 38/B. Maddesinde kıdem süresinin tesbitinde askerlik süresinin de nazara alınacağı kabul edilmiş, mahkemece de bu düzenlemeye değer verilerek hizmet akti 1475 sayılı yasanın 13. maddesi gereğince feshedilen davacıya kıdem tazminatı ödenmiştir. 1475 sayılı yasanın 14.maddesindeki kıdem tazminatının hangi hallerde ödeneceği ve ne şekilde hesaplanacağı olgusu kamu düzeni ile ilgilidir. Bu nedenle aykırı uygulamalarla ilgili yasaya ceza yaptırımı getirilmiştir. Yasanın bu açık hükmüne aykırı olan Toplu İş Sözleşmesinin 38/B. Maddesindeki düzenleme geçerli değildir. Bu maddeye dayalı davacı isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.4 Kıdem tazminatı dışındaki hüküm altına alınan alacaklarda daha önce temerrüt söz konusu olmadığından dava tarihi yerine fesih tarihinden faiz yürütülmesi yine bozma nedenidir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.01.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.