MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, 1.000 TL kıdem tazminatının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, istifa ederek ayrılan davacının kıdem tazminatı alacağı hakkı doğmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 14.05.1990-05.09.2006 tarihleri arasında aralıksız ve kesintisiz olarak çalıştığını, emekliliğinin dolması nedeniyle işyerinden ayrıldığını, davacının kanunen kendisine tanınan hakkı kullanarak işyerinden ayrılmasına rağmen yasal olarak hak ettiği kıdem tazminatının ödenmediğini iddia ederek 1.000 TL kıdem tazminatının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının 14.05.1990 tarihinde çalışmaya başladığını, 01.05.1994 tarihinde evlilik nedeniyle istifa ederek kendi isteği ile ayrıldığını, davacının evlilik sebebiyle istifası nedeniyle doğmuş kıdem tazminatı ve ücret alacaklarının ödendiğini, davacının kısa bir süre sonra tekrar çalışmak üzere müvekkili şirkete müracaat ettiğini, 10.05.1994 tarihinde yeniden çalışmaya başladığını, ancak davacının 01.09.2006 tarihinde istifa ederek şirketten kendi isteği ile tekrar ayrıldığını, davacının şirketten emeklilik nedeniyle ayrıldığı iddiasının asılsız olduğunu, bu durumun istifa dilekçesinde açıkça görüleceğini, istifa ederek ayrılan davacının kıdem tazminatı alacağı hakkı doğmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar taraflarca temyiz edilmiştir.Somut olayda;Davacı iş akdini 05.09.2006 tarihinde emekliliğinin dolması nedeniyle feshettiğini iddia ederek dava açmış ve mahkemece davacının yaş hariç emeklilik koşulları oluştuğu kabul edilerek kıdem tazminatına hükmedilmiş ise de, bu kabul dosyadaki delillere uygun değildir.Dosyada mevcut 01.09.2006 tarihli el yazısı istifa dilekçesinde davacı “Özel sebeplerden dolayı istifa ettiğini” bildirmiştir.Mahkemece; 15.03.2012 tarihli oturumda beyanına başvurulan davacı “Ben emekliye hak kazandığımı şirkete bildirmedim ve buna ilişkin belgeyi vermedim zira ben emeklilik ile birlikte kıdem tazminatına hak kazandığımı da bilmiyordum. Sonradan öğrendim ve bu davayı açtım” demiştir.Davacının hizmet akdinin sona erme tarihi 01.09.2006 olup, dava tarihi 26.07.2010’dur.Davacı duruşmada kıdem tazminatına hak kazandığını bilmediğini belirtmiştir.Bu açıklama karşısında, davacının istifa dilekçesindeki özel sebebin emeklilik süresinin dolduğu olduğuna ilişkin açıklaması, o tarihteki istifaya haklılık kazandırmaya yöneliktir. İstifa tarihinde bilinmeyen bir hakka dayanıldığının iddia edilmesi inandırıcı değildir.Bu itibarla; davacının iş akdinin 01.09.2006 tarihli istifa dilekçesi ile sona erdiği ve 4 sene sonra açılan bu davada yaş hariç emeklilik koşuluna dayanılmasının istifaya haklılık kazandırmaya yönelik olduğu anlaşıldığından, davacının kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.Kabule göre de, kıdem tazminatının faiz başlangıcı yönünden dava ve ıslah tarihi ayrımı yapılamayacağının düşünülmemesi de doğru görülmemiştir.F) Sonuç:Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.