MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVALILAR : 1-DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, asgari geçim indirimi alacağı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme kararının davalılar tarafından temyizi üzerine, Dairemizin ...Karar sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, davacı vekilinin dava dilekçesinde günlük net 65 TL, aylık net 1.950 TL ücretle çalıştığını bildirdiği, bilirkişinin de raporunda bu miktarı esas alarak dava konusu alacakları hesapladığı, davacısı farklı davalısı aynı olup aynı işçilik alacaklarıyla ilgili mahkememizde o tarihte 2013/804 ve 2013/805 Esas sıralarında kayıtlı iki dava daha bulunduğu ve her üçünün de aynı gerekçeyle bozulmuş olduğu, diğer iki dava dosyasında Yargıtay bozma gerekçesinin doğru olduğu halde eldeki dava dosyasında bozma sebebinin dosya kapsamına göre yerinde olmadığı, bozmanın seri davalar nedeniyle maddi hataya dayalı olduğunun düşünüldüğü, ancak tarafların Yargıtay ilamına karşı maddi hata itirazında bulunmamaları nedeniyle dosyamızın yeniden esasa alındığı, mahkememizce yeniden yargılamayı gerektirir bir durum bulunmaması nedeniyle de önceki karar gereğince davanın yeniden kısmen kabulüne gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir. Direnme kararının süresi içinde davalı ........tarafından temyiz edilmiş olup, Dairemizin 6352 sayılı kanunun 40. maddesi ile eklenen 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun geçici ikinci maddesi uyarınca öncelikle inceleme yetkisi olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Dairemizin “Davacı vekili her ne kadar dava dilekçesinde davacının ücretinin günlük 70, aylık 2.100 TL olduğunu iddia ederek talepte bulunmuş ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda da bu tutar esas alınarak hesaplama yapılmış ise de, dosyada bulunan davacı vekili tarafından davalılara keşide edilen 23 Şubat 2012 tarihli ihtarnamede demirci olarak çalışan davacının aylık net ücretinin 1.950 TL olduğu yönündeki açıklama davacıyı bağlayacağından, bu tutar esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği gözden kaçırılarak yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı” gerekçesi ile verilen kararına karşı yerel mahkemece “Davacı vekilinin dava dilekçesinde günlük net 65. TL, aylık net 1.950. TL ücretle çalıştığını bildirdiği, bilirkişinin de raporunda bu miktarı esas alarak dava konusu alacakları hesapladığı, davacısı farklı davalısı aynı olup aynı işçilik alacaklarıyla ilgili mahkememizde o tarihte 2013/804 ve 2013/805 Esas sıralarında kayıtlı iki dava daha bulunduğu ve her üçünün de aynı gerekçeyle bozulmuş olduğu, diğer iki dava dosyasında Yargıtay bozma gerekçesinin doğru olduğu halde eldeki dava dosyasında bozma sebebinin dosya kapsamına göre yerinde olmadığı, bozmanın seri davalar nedeniyle maddi hataya dayalı olduğunun düşünüldüğü, ancak tarafların Yargıtay ilamına karşı maddi hata itirazında bulunmamaları nedeniyle dosyamızın yeniden esasa alındığı, mahkememizce yeniden yargılamayı gerektirir bir durum bulunmaması nedeniyle de önceki karar gereğince davanın yeniden kısmen kabulüne” gerekçesi ile direnilmiş olup, davacı vekilince davadan önce gönderilen ihtarnamede ve dava dilekçesinde davacının ücretinin net 1.950 TL olarak belirtildiği, hesaplamalırın net 1.950 TL ücret üzerinden yapıldığı ve alacakların bu ücret miktarına göre hüküm altına alındığı, bozma kararının yerinde olmayıp, direnmenin doğru olduğu, yerel mahkemesince bu hususun düzeltildiği anlaşıldığından, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan davalı ....vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan direnme kararının 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun geçici ek ikinci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 22/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.