Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16380 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3996 - Esas Yıl 2014





İŞ MAHKEMESİA) Davacı İsteminin Özeti:Davacı işçi fazla çalışma ücreti ile manevi tazminat alacaklarını istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, “dosya kapsamında beyanına başvurulan davacı tanığı ...’ın davalı işverene karşı davasının bulunduğu, diğer davacı tanığının fesih tarihinde işyerinde çalışmadığı, davalı tanıklarından Selim Demirpençe’nin yapılan denetim sonucunda işine son verilen çalışan olduğu yönünde davacı tanığının beyanları bulunduğundan, davacıya işten ayrılması hususunda baskı uygulandığının ispatı yönünde dosyaya sunulu başkaca bir delil olmadığından ve davalı tarafça dosyaya sunulan, giriş-çıkış kayıtlarının incelenmesinde genel bir periyot teşkil edecek bir fazla çalışma tespit edilemediğinden açılan davanın fazla mesai alacağı yönünden ispatlanamaması “ gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davacı taraf temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının tanık beyanları ve giriş çıkış kayıtlarına göre haftalık 45 saati aşan çalışmasının bulunmadığı, kayıtlara göre haftalık en fazla 3 saat fazla mesai yaptığı kabul edilse bile sözleşmeye göre aylık ücrete fazla çalışma dahil olduğundan yıllık 270 saati geçen çalışmasının bulunmadığı belirtildiğinden mahkemece, fazla çalışma ücretinin reddine karar verilmiştir. Davacı, giriş çıkış kayıtlarının yeterince incelenmediğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir. Gerçekten de bilirkişi raporunda CD ortamında sunulan kayıtların dökümü yapılmamış, gün gün çalışma saatleri tespit edilmemiş, kısacası denetime elverişli bir rapor tanzim edilmemiştir. Bu nedenle, mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak CD içerisinde sunulan giriş çıkış kayıtlarının dökümü yaptırılmalı, davacının çalıştığı her günün çalışma saatleri tespit edilerek fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu sözleşme hükmü de dikkate alınarak varsa fazla çalışma ücreti alacağı hesaplattırılıp sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın , yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.