MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, bakiye kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili davacının 06.11.2002 – 25.03.2008 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, iş akdinin davacı tarafından ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, daha evvel alacağın tahsili için fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak üzere dava açtıklarını iddia ederek bakiye 8.718,61 TL kıdem tazminatının faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının iş sözleşmesini kendisinin haksız olarak feshettiğini, 6 iş günü olan hak düşürücü sürenin geçtiğini, kısmi dava dosyasının sonucunun beklenmesinin gerektiğini, davacının hiç bir alacağının kalmadığını, bu nedenle davayı kabul etmediklerini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece toplanan kanıtlara göre; daha önce açılan kısmi dava neticesine göre açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Hükmü davalı vekili; Kısmi davanın sonucu beklenmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu, kısmi dava dosyası getirtilmediğini, ara karara getirtilmiş gibi yazıldığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, fesih bildiriminin 6 iş günü olan fesih süresi geçtikten sonra yapıldığı gerekçesi ile temyiz etmiştir.E) Gerekçe:Dava; Üsküdar 1. İş Mahkemesi’nin 2008/767 Esas 2009/869 Karar sayılı dava dosyasından bakiye kalan alacakların tahsili talebine ilişkin olup, asıl davanın Dairemiz 26.03.2012 gün ve 2010/15 Esas 2012/9954 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu anlaşıldığından mahkemece asıl karar kesinleşmeden hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.