Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15172 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12723 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İZMİR 1. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 19/02/2014NUMARASI : 2013/332-2014/108DAVA :Davacı, uğranılan banka zararı tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davacı avukatı ve davalılardan K.. Y.. tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı Halk Bankası vekili, davalıların Torbalı Şubesinde görev yaptıkları dönemde kullandırdıkları bazı kredilerde yaptıkları usulsüzlükler sebebiyle ödemeden aciz belgesine bağlanan banka zararının oluştuğunu iddia ederek, banka zararının davalılardan müteselsilen tahsilini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalılar, kredilerin kullandırılmasında bir kusurlarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davalıların sosyal güvenlik yönünden Emekli Sandığı’na tabi olmaları ve iş sözleşmesi ile çalışmamaları sebebiyle görevsizlik kararı verilmiştir.Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde, davalıların iş sözleşmesi ile çalıştıkları, sosyal güvenlik yönünden Emekli Sandığı’na tabi olmalarının durumlarını etkilemeyeceğinden iş mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılarak, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın davalı Kadir yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı vekili ve davalılardan K.. Y.. temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı K.. Y..'ın tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Somut olayda, davalılardan K.. Y.. davacı bankanın Torbalı Şubesinde müdür olarak, davalı F.. T.. kredi servisi yetkilisi olarak, davalı K.. O.. ise operasyon yetkilisi olarak 2002-2004 yılları arasında iş sözleşmesi ile çalışmışlardır.Davalıların görev sürecinde banka müşterilerine kullandırdıkları krediler sebebiyle yapılan icra takipleri sonucunda ödemeden aciz belgesine bağlanan toplam 498.384 TL banka zararı oluşmuştur.Daha önceki raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi amacıyla mahkemece alınan en son uzman bilirkişi heyeti raporuna göre, ödemeden aciz belgesine bağlanan toplam banka zararının 498.384 TL olduğu, bankacılık mevzuatına göre bu zararın oluşmasında bankanın % 50 oranında, davalıların ise % 50 oranında kusurlu bulundukları, davalıların % 50 kusuruna isabet eden tutarda ise sorumluluk payları ve işyerindeki konumlarına göre banka müdürü olan davalı Kemal’in % 75 oranında, kredi servisi yetkilisi olan davalı Feyzullah’ın % 20 oranında, kredi operasyon yetkilisi olan davalı Kadir’in ise % 5 oranında kusurlu oldukları, en son kusur durumuna göre Kemal’in sorumluluk payının 186.894 TL, Feyzullah’ın 49.838 TL, Kadir’in de 12.459 TL olduğu belirtilmiştir.Mahkemece; davalı Kadir’in kredi onaylarından sonra eksikliklerin giderilmesi aşamasında evrakı imzalaması sebebiyle bir kusuru bulunmadığından bu davalı yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden ise bankacılık sektörünün her zamana risk taşıması ve bu risklerin başka tedbirler ile giderilebilecek olması ve hakkaniyet kuralları dikkate alınarak bilirkişi heyetince belirlenen tutardan % 75 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporundaki hukuka uygun tespitlerin dışına çıkılarak yerinde olmayan gerekçe ile davalı Kadir hakkında davanın tümden reddine karar verilmesi ve bilirkişi heyeti raporunda davalıların kusur dereceleri ve sorumluluk payları belirlendiği halde bu miktardan tekrar hakkaniyet adıyla ve hukukî dayanağı bulunmayan gerekçe ile indirime gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.