MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, sefer ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık ücretli izin, 16 günlük asgari ücret alacağı ve sefer ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. D) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır. Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. Maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir. HMK.’un 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden söz edilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece gerekçeli karar aynen “Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı iş yerinde 20/05/2009 - 16/08/2011 tarihleri arasında yurtiçi tır sürücüsü olarak 2 yıl 2 ay 27 gün çalıştığını, davalı şirketin yakıt açığı nedeni ile müvekkiline 3.000,00-TL borçlu ve bu meblağın ücretinden kesileceğini bildirdiğini, müvekkilinin söz konusu borcu kabul etmediğinden .Noterliği'nin 16/08/2014 tarih ve 16158 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iş akdini haklı olarak feshettiğini belirterek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, 2.000,00-TL kıdem tazminatı alacağının, 1.000,00-TL yıllık izin ücreti alacağının, 325,00-TL 16 günlük asgari ücret alacağının, 838,00-TL sefer ücreti alacağının, 1.000,00-TL fazla çalışma ücreti alacağının, 500,00-TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiğini bildirdiği görülmüştür.Davalı tarafa dava dilekçesini içerir davetiyenin tebliğ edildiği, davalı vekilinin davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini bildirdiği görülmüştür.Mahkememizce dosya içerisinde bulunan takometre verilerinin çözümü için bilirkişiden rapor alındığı, bilirkişi 31/12/2012 tarihli raporunu mahkememize ibraz etmiş olduğu görülmüştür.Mahkememizce hesap bilirkişiden rapor alındığı, bilirkişi mahkememize ibraz etmiş olduğu 14/10/2014 tarihli raporu ile; davacının talep edebileceği kıdem tazminatı alacağının 4.496,75-TL, ücretli izin alacağının 865,87-TL, ücret alacağının 367,37-TL, sefer ücreti alacağının 838,00-TL, fazla mesai ücreti alacağının 3.680,61-TL, bayram ve genel tatil ücreti alacağının 232,01-TL olduğunu bildirdiği görülmüştür.Davacı vekilinin 16/10/2014 tarihinde harçlandırarak mahkememize ibraz etmiş olduğu ıslah dilekçesi ile, 4.496,75-TL kıdem tazminatı alacağının, 865,87-TL yıllık ücretli izin alacağının, 367,37-TL ücret alacağının, 838,00-TL sefer ücreti alacağının, 3.680,61-TL fazla mesai ücreti alacağının, 232,01-TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiğini bildirdiği görülmüştür.Bu itibarla mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı iş yerinde 27/05/2009-16/08/2010 tarihleri arasında 2 yıl 2 ay 19 gün hizmet süresinin bulunduğu, davacının giydirilmiş aylık brüt ücretinin 2.042,23-TL olduğu, davacının talep etmiş olduğu kıdem tazminatı alacağının, ücretli izin alacağının, ücret alacağının, sefer ücreti alacağının, fazla mesai ücreti alacağının, bayram ve genel tatil ücreti alacağının varlığını ispatladığı, davacının fazla mesai ücreti alacağı ile bayram ve genel tatil ücreti alacağından 1/3 oranında hakkaniyet indiriminin yapılmasının gerektiği, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi raporuna göre davacının talep edebileceği kıdem tazminatı alacağının 4.496,75-TL, ücretli izin alacağının 865,87-TL, ücret alacağının 367,37-TL, sefer ücreti alacağının 838,00-TL, fazla mesai ücreti alacağının 3.680,61-TL, bayram ve genel tatil ücreti alacağının 232,01-TL olduğu, bilirkişi raporunun da dosya kapsamına ve delillere uygun olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.” şeklinde yazılmıştır.Mahkemece savunmanın ne olduğu yazılmamış, iddia ve savunma ile deliller tartışılmamış, davanın kabulünün gerekçesi hiçbir bir şekilde açıklanmamış, sadece talep konusu alacakların varlığının ispatlandığını belirtilmekle yetinilmiştir. Ancak ispatın nasıl gerçekleştiği açıklanmamıştır. Mahkemenin kararı T.C. Anayasası’ nın 141 ve HMK. nun 297. maddesinin amaçladığı anlamda gerekçe taşımamaktadır. Kararın gerekçesiz olması adil yargılanma hakkının ihlali olup, kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.