Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12494 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17847 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDavalı vekili tarafından verilen 18.03.2016 tarihli dilekçede Dairemizin 15.02.2016 tarih, 2014/29433 E ve 2016/2380 K sayılı onama kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği ileri sürülerek kararın ortadan kaldırılması ve hükmün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Davacının yıllık izin ücretinin hesabının hatalı gözden kaçırılarak karar verildiği anlaşılmakla yukarıda tarih ve numarası belirtilen ONAMA KARARININ ORTADAN KALDIRILMASINA ve hükmün aşağıdaki şekilde bozulmasına karar vermek gerekmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait.... adlı ..kanalında "haber kameramanı" olarak 02/01/2008-24/11/2011 tarihleri arasında çalıştığını sigorta girişinin 16/01/2008 de yapıldığını iş sözleşmesinin sigorta primlerinin basın iş kanuna göre yapılmaması 3 yıldır maaşına zam yapılmaması ve haklarının ödenmemesi nedeni ile haklı olarak fesih ettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ihtarname gideri, yapılmayan maaş zamlarından kaynaklanan ücret alacağı, yıllık izin, fazla mesai ve resmi-dini bayram ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının 5953 sayılı yasa kapsamında basın çalışanı olmadığını kameraman olarak çalıştığı için basın kartı yönetmeliğinin 10/1-a maddesi gereğince basın kartı almaya hak kazanan gruba dahil olmadığını habere katkı yapmadığını sadece görüntülediğini ve bu haliyle işin teknik kısmında yer aldığını hizmet sözleşmesine göre fazla mesainin ücrete dahil olduğunu, ücret bordrolarının ihtirazi kayıt konulmaksızın imzalandığını, çalışma saatleri içerisinde usulsüz davranışları nedeni ile 19,22,24 ve 25/10/2011 tarihli tutanaklar bulunduğunu, davacıdan devamsızlıkları hakkında savunma alınmasının mümkün olmadığını, 24/10/2011 tarihli fesih bildiriminin kendilerine 26/10/2011 tarihinde tebliğ edildiğini bu şekilde istifa ederek ayrıldığı için tazminat talep edemeyeceğini ve diğer iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacının 5953 sayılı Basın Kanunu’na tabi olarak çalıştığı, davacının hizmet süresi itibariyle kıdem tazminatına hak kazanamadığı, yıllık izinlerinin kullandırıldığına dair belge ibraz edilmeyen kısımlar için yıllık izin alacağı bulunduğu, davacının bayram ve genel tatillerde çalıştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı avukatının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında davacı işçinin çalıştığı süre için hak ettiği izinlerini kullanıp kullanmadığı uyuşmazlık konusudur.5953 sayılı Basın İş Kanunu’nun 29. maddesine göre “Gazeteciye bu Kanunun 21 inci maddesinde yazılı yıllık izni vermeyen veya izni vermiş olup da izin müddetine ait ücreti ödemeyen işverene, yıllık izin vermediği veya izin süresine ait ücretleri ödemediği kimsenin izin müddetine tekabül eden ücretler yekununun üç katı kadar idarî para cezası verilir; ayrıca gazeteciye ödenmesi gereken ücret toplamı, iki kat olarak ödenir. Kanunun 21. maddesinde meslekteki kıdemine göre kullanacağı izin süresi belirtilirken son fıkrasında “izin hakkından feragat edilemeyeceği” açıkça vurgulanmıştır. 29. maddeden gazeteci çalışırken uygulanması gereken bir yaptırım düzenlediği, çalışırken izin vermeyen veya izin verildiği halde izin ücreti ödenmeyen işveren hakkında uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Dairemizin kararlılık kazanan dönem ücreti üzerinden ödenmesi gereken izin ücreti, bu kullandırılmayan veya kullandırılmasına rağmen ücreti ödenmeyen ücrettir. Ancak bunun için gazetecinin çalışırken talep etmesine rağmen izin kullandırılmadığını veya izin verilmediğini iddia etmesi gerekir. Çalışırken bu yönde talebi olmayan gazetecinin, fesih nedeni ile son ücret üzerinden hesaplanacak izin ücreti, 21. maddedeki sürelerle sınırlıdır. Başka bir anlatımla fesih nedeni ile son ücret üzerinden hesaplanacak izin ücreti 29. madde gereği 2 kat hesaplanamaz. Dosya içeriğine göre davacının çalışırken yıllık izin talebinde bulunmasına rağmen izin kullandırılmadığını veya izin verilmesine rağmen ücretinin ödenmediğini iddia etmiş değildir. Bu nedenle 21. maddeye göre kullanılmayan izinlerin, 29. madde uyarınca iki katı alınarak hesaplanması Dairemiz uygulamasına göre hatalıdır. Davacı iş sözleşmesinin feshinden sonra kullandırılmayan yıllık ücretli izinlerin karşılığı ücret alacağını talep ettiğine göre, 21. madde uyarınca kullandırılmayan toplam izin süresi, 29. madde uygulanmadan son ücret üzerinden hesaplanmalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.