MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalılar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait 38 işyerinin, İşkolları Yönetmeliğin... nolu “petrol, kimya, lastik ve plastik ve ilaç” iş kolunda kurulu olduğunu ve işletme de çalışan toplam personel sayısının 879 olduğu bu sayıya göre yetki için gerekli sendika üye sayısının 92 den fazla olduğu, dolayısıyla davalı Bakanlık tarafından yapılan davalı ... İş Sendikasının müvekkiline ait işletmede ... yapmaya yetkili olduğunu belirten 10.12.2014 tarihli ve 75014829/103.02/22324 sayılı yetki tespitinin hukuka aykırı olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile Bakanlığın olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalılar Cevabının Özeti:Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde, müvekkili Bakanlığın yetki tespit işlemininde usul ve yasaya aykırı bulunmadığını, Bakanlık kayıtlarının incelenmesinde .... işyerlerinde ... yapmak üzere 5.12.2014 tarihinde şirkete ait işyerlerinde toplam 190 işçinin çalıştığı ve... işçinin .. Sendikası üyesi olduğuna ilişkin 10.12.2014 tarihli yetki tespit yazısının taraflara tebliğ edildiğini, yapılan işlemlerde usulsüzlük bulunmadığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde, davacı şirketin .. nolu iş kolunda bildirilmemiş işyerlerinin ve işçilerinin 6356 sayılı yasanın 512 maddesi gereğince 04. Nolu iş kolundaki yetki belgesinde gösterilmesinin hukuken mümkün olamayacağını, müvekkili Bakanlığın çoğunluk tespitinin yerinde olduğunu ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece "toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı Bakanlıkça yapılan ve inceleme sırasında nazara alınmadığı anlaşılan 17 işyerinin.... kodlarının davacı işverenlikçe yetki tespit başvurusundan önce yapılan müracaat sonucu 46.71.01 olarak düzeltildiği, İşkolları Yönetmeliğinde 04 nosunda davalı sendikanın kurulu olduğu “..” işkoluna giren işyerlerinin düzenlendiği, davacı şirketin yukarıda saptanan.... kodu nazara alındığında yapılan işlerin 04 nolu ve davalı sendikanın kurulu olduğu, .., Plastik, İlaç iş kolunda yer aldığı, uyuşmazlık konusu işyerlerinin incelemesi sonucu yapılan tespitlerde aynı organizasyon içinde yer aldıkları, tüm işyerlerinin yönetiminin asıl işyeri genel müdürlük tarafından yönetildiği, aynı mal ve hizmet üretimi için örgütlenmiş olup bu işyerlerinde yapılan ve yapılan işin ortak amacın farklı amacını oluşturduğu, mal ve hizmet üretiminin tek elden yürütülecek ve yönetilecek biçimde örgütlendiği bu işyerlerinin bağımsız bir organizasyon niteliği taşımadıkları, işveren tarafından kurulan iş organizasyonu içinde yer alan bağlı işyerleri oldukları ve işletme kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği, buna göre işletmede çalışan işçi sayısının başvuru tarihinde toplam 877 olup işletme bütününde çalışan işçilerin % 40 üye çoğunluğunu sağlayamadığı bu nedenle itiraz konusu davalı Bakanlığın 10.12.2014 tarihli yetki tespit kararının iptali gerekeceğinin anlaşıldığı" gerekçesiyle davanın kabulü ile yetki tespit kararının iptaline karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı sendika lehine yapılan olumlu yetki tespitinde sendikanın yasanın aradığı çoğunluğu sağlayıp sağlamadığı noktasında toplanmaktadır. 1- Dava konusu yetki tespitinde davacı şirkete ait 24 işyeri, “işletme” kapsamında birlikte değerlendirilmiş, bu işyerlerinde toplam 190 işçinin çalıştığı, 92 işçinin sendika üyesi olduğu, bu nedenle adı geçen Sendikanın işletme düzeyinde ... yapmaya yetkili olduğu tespit edilmiştir. Davacı kendisine ait 38 işyerinin işkolu itibariyle .. nolu “petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç” işkolunda yer aldığını, bu nedenle yetki tespiti çoğunluk hesabında, bu işyerlerinin işletme düzeyinde birlikte değerlendirilmesi gerektiğini iddia etmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, yetki tespitine konu olan 24 işyerinin yanı sıra, davacıya ait 17 işyerinin daha aynı işkolunda yer aldığı, bu nedenle davacıya ait toplam 41 işyerinin “işletme düzeyinde” birlikte değerlendirilmesi gerektiği, buna göre başvuru tarihinde 41 işyerinde toplam çalışan sayısının 877 olduğu sonucuna varılmış, sendikalı sayısının ise yetki tespitinde belirtildiği gibi 92 olduğunun kabulüyle işletme için aranan %40 çoğunluğa ulaşılamadığı kanaatiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.6356 sayılı Sendikalar Kanununun 41. maddesinde “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde üçünün üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.İşletme toplu iş sözleşmeleri için işyerleri bir bütün olarak dikkate alınır ve yüzde kırk çoğunluk buna göre hesaplanır.” hükmü düzenlenmiştir. Aynı yasanın 2. maddesinde de işletme toplu iş sözleşmesinin “Bir gerçek veya tüzel kişiye ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait aynı işkolundaki birden çok işyerini kapsayan sözleşmeyi” ifade ettiği belirtilmiştir. Buna göre, yetki tespiti çoğunluk hesabında, sendikanın başvuru tarihinde çalışan işçi sayısı dikkate alınacak ve “işletme düzeyinde” yapılan yetki tespitinde “aynı işkolunda yer alan işyerleri” esas alınacaktır. Somut uyuşmazlıkta davalı Sendika 05.12.2014 tarihinde yetki tespit başvurusu yapmıştır. Ancak dosya kapsamında hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava konusu işyerlerinin (...işyeri sicil numaralı Genel Müdürlük ve ... işyeri sicil numaralı ...’da bulunan iki işyeri hariç olmak üzere) ... tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu işyeri tescil belgelerinde belirtilen işçi sayısı dikkate alınmıştır. Yapılması gereken, işyerlerinin yetki tespit başvuru tarihi itibariyle Sosyal Güvenlik Kurumu işyeri tescil belgelerinin getirtilmesi, buna göre çalışan işçi sayısının tespiti yoluna gidilmesidir. 2- Davacı dava dilekçesinde kendisine ait işyerlerinin bir kısmının işkollarını, yetki tespit başvuru tarihinden önce değiştirdiklerini ve bu işyerlerinin 04 nolu “petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç” işkoluna dahil edildiğini, bu nedenle yetki tespitinde dikkate alınan 24 işyeri dışında aynı işkolunda toplam 38 işyerinin bulunduğunu, bu işyerlerinin tamamının işletme kapsamına dahil edilmesi ve tüm bu işyerlerinde çalışan işçilerin sendika yetki tespiti hesabında dikkate alınması gerektiğini iddia etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da davacıya ait 17 işyerinin daha aynı işkolunda bulunduğu belirtilmiş ve bu işyerleri işletme kapsamında değerlendirilmiştir.Ancak yukarıda da belirtildiği gibi, dosya kapsamında yer alan, dava konusu 41 işyerlerinden (ikisi hariç olmak üzere) kalan 39 ’una ait Sosyal Güvenlik Kurumu işyeri tescil belgeleri 11/2014 tarihli olup, bu tarihli belgelere göre, bu işyerlerinin bir kısmının, İşkolları Yönetmeliğinin 04 nolu “petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç” işkolunda değil, diğer işkollarında yer aldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının nezdinde işyerlerine ilişkin işkollarının değiştirilmesine ilişkin talepte bulunup bulunmadığı, bulunmuşsa bu taleplerin tarihinin ne olduğu, yetki tespit başvuru tarihi itibariyle davacıya ait işyerlerinin ’da bildirilmiş işkollarının ne olduğuna dair hiçbir araştırma yapılmadan, dosya kapsamında yer alan 11/2014 tarihli belgelere göre, dava konusu işyerlerinin tamamı aynı işkolunda bulunmadığı halde, aynı işkolundaymış gibi değerlendirilmeleri ve buna göre tüm işyerlerinde çalışan işçi sayısı toplamın esas alınması hatalıdır.Yapılması gereken, davacı şirkete ait olan ve aynı işkoluna dahil bulunan işyerlerine ait, yetki tespit başvuru tarihi olan 05.12.2014 tarihi itibariyle işyeri tescil belgelerinin getirtilmesi, davacının nezdinde, işyerlerinin işkollarının değiştirilmesine yönelik talebi olup olmadığının belirlenmesi, buna dair evrakların getirtilmesi ve dosyanın yeniden bilirkişiye tevdi edilerek yetki tespit tarihi itibariyle davacının işletmesine hangi işyerlerinin dahil olduğu, işletme kapsamında kaç işçinin çalıştığı ve sendika üyesi olan kaç işçinin bulunduğu hususlarında yeni bir bilirkişi raporu aldırılması, sonucuna göre hüküm kurulmasıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi hatalıdır. 3- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının işletmesi kapsamında ..tabi olarak çalışan 30 kişinin de iş sözleşmesi kapsamında çalışıp çalışmadıkları araştırılmadan çoğunluk hesabında dikkate alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F)SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.