Hakki olmayan yere tecavüzden sanık Şevket'in yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ve ertelemeye dair (Cihanbeyli Sulh Ceza Mahkemesi)nden verilen 4.11.2002 gün ve 245 esas, 158 karar sayılı hükmün suresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile 9.9.2003 günü daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü: '1-Dairemizce benimsenen ilke kararına göre; farklı mevkilerdeki mera parsellerine tecavüz fiilleri ayrı ayrı suç oluşturur. Aynı mevkiideki farklı mera parsellerine tecavüz fiilleri ise, TCK.nun 80. maddesinin uygulanmasını gerektiren tek suç sayılır. Ancak, aynı mevkiideki farklı mera parselleri arasında belirgin bir sinir olmayıp bir bütünlük arz etmeleri ve sanığın da bunların ayrı parseller olduğunu bilmemesi halinde, TCK.nun 80. maddesi de uygulanmaz.Dava konusu olayın keşfi sırasında sanığın ayni mevkiideki farklı mera parsellerine tecavüz ettiğinin anlaşılmış bulunması karsısında, ek iddianame ile dava açılması sağlanarak yargılamaya devamla, yukarda açıklanan ilke kararı doğrultusunda sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, yazılı biçimde karar verilmesi,2-Kabul ve uygulamaya göre de;4806 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK.nun 30. maddesinin 2. fıkrasındaki "bir" sözcüğünün "bin" olarak değiştirilmiş bulunması karşısında, sanığa para cezası tayin edilirken her aşamada "bin" lira küsurunun atılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı (BOZULMASINA), 15.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.