Korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanık Naci'nin yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne ve müsadereye dair (Elbistan Birinci Asliye Ceza Mahkemesi)'nden verilen 24.10.2005 gün ve 634 esas, 909 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile 19.01.2007 günü Daireye gönderilmekle incelendi:Gereği görüşülüp düşünüldü:Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan tayin olunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi nedeniyle bu suçtan kurulan hükmün de temyizi kabil olduğu anlaşılarak trafik güvenliğini tehlikeye sokma, korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz incelenmesinde;Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin yer aldığı 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinde, yalnızca mükerririer hakkında tayin olunan özgürlüğü bağlayıcı ceza olan hapis cezalarının ne şekilde infaz edileceği belirtilmiş olup, bu maddede adli para cezasının infazı konusunda herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinde ise, adli para cezasının infazı düzenlenmiş olup, bu maddede mükerririer hakkında hükmolunan "adli para cezasının" infazına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir.Bu durumda, 5237 sayılı TCK'nın 58, 5275 sayılı Kanun'un 106 ve 108. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında adli para cezasına hükmedilmesi durumunda, mahkumiyet kararında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilemeyeceği sonucu ortaya çıkmaktadır.Bu nedenlerle sanık hakkında hükmolunan cezanın niteliği itibariyle 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin 6. fıkrası uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmay ı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün CMUK'nın 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), ancak bu aykırılığın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasındaki "tayin olunan cezanın mü-kerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin bölümlerin hüküm fıkralarından çıkarılmasına karar verilmek suretiyle hükmün (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), 08.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.