Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4693 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 667 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme ve kasten yaralamaHÜKÜM : - Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan hükümlülük,- Sanık ... hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme suçundan hükümlülükGereği görüşülüp düşünüldü:I- Sanık ... hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; 1) Sanık ... ile sanık ... arasında alacak meselesinden dolayı çıkan tartışma sırasında sanığın ele geçmeyen av tüfeğiyle korkut- mak amacıyla rastgele ateş etmesi şeklindeki eyleminin belirli bir kişiye yönelik olması nedeniyle silahla tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde genel güvenliği kasten tehlikeye sokulması suçundan hüküm kurulması,2) Kabule ve uygulamaya göre de; a- Sanık hakkında hüküm kurulurken uygulama maddesinin TCK.nun 170/1-c madde ve fıkrası yerine, TCK.nun 170/1-b madde ve fıkrasının yazılması, b- Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun niteliği itibariyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden, TCK.nun 29. maddesi uyarınca indirim yapılması,c- 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar irdelenmeden, suçlamayı inkar hakkı bulunan sanık hakkında "maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yardımcı olmadığından" bahisle yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle takdiri indirim uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,d- Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında dayanak kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK.nun 232/6. maddesine aykırılık yapılması, II- Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar irdelenmeden, suçlamayı inkar hakkı bulunan sanık hakkında "maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yardımcı olmadığından" bahisle yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle takdiri indirim uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, 2) Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gereğince TCK.nun 53. maddesinde yeniden değerlendirme yapıl- masında zorunluluk bulunması,Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ile sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. ve 326. maddeleri uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla (BOZULMASINA), 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.