MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasıHÜKÜM : HükümlülükGereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın yokluğunda verilen gerekçeli karara ilişkin tebligatın savunma- sında bildirdiği adresi yerine MERNİS adresine çıkarılmasının usulsüz olduğu anlaşıl- makla, sanık müdafiinin öğrenme üzerine verdiği temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabulüyle yapılan incelemede;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen kanıtlara, mah- kemenin yargılama sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre sanık müda- fiinin, lehe hükümlerin uygulanmasına yönelik yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine, ancak:1- Suça konu kartın aynı tarih ve yerde kullanılması karşısında; kullanım saatleri kesin olarak saptanarak sonucuna göre TCK.nun 43. maddesinin uygulama yerinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,2- Oluşa ve dosya kapsamına göre, bir kafede garson olan sanığın, ne suretle ele geçirdiği bilinmeyen yabancı uyruklu bir şahsa ait kredi kartıyla kafe sahibinin işyerinde bulunmadığı bir zamanda, işyerinin pos cihazından, alışveriş yapılmış gibi göstermek için aynı gün içinde toplam 1.300,00 TL'lik çekim yaptığı, kafe sahibine de kendisi adına 1.300,00 TL paranın işyeri hesabına gönderildiğini bu parayı çekmek istediğini söylediği, kafe sahibinin sanığa parayı ertesi gün çekmesini söylediği, ertesi gün ise söz konusu pos cihazının sahte işlemler yapıldığından bahisle ilgili banka tarafından iptal edilmesi üzerine kafe sahibinin olayı öğrenerek şikayette bulunması üzerine işyeri hesabına geçen 1.300,00 TL paranın ilgili banka tarafından işyeri hesabına borç kaydedilerek suça konu kartın hesabına aktarıldığının anlaşılması karşısında; sanığın eylem nedeniyle kendisine veya bir başkasına yarar sağlayamadığı, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden, tamamlanmış suçtan hüküm kurulması suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,3- 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMA- SINA), 21.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.