Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25867 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13882 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 8 - 2015/332591MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 28/11/2013NUMARASI : 2011/491 (E) ve 2013/727 (K)Suç : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasıGereği görüşülüp düşünüldü:Dosya kapsamından, katılanın suça konu kredi kartıyla aracına yakıt almak istemesi üzerine limitinin dolduğunu öğrenip bankasını araması sonucu yapılan harcamalardan haberdar olduğuna, şikayet tarihi olan 26.10.2006 tarihi itibariyle kredi kartını kaybetmediğine, kimseye vermediğine, sanık ile sadece bir kez görüştüğüne ve ertesi gün kredi kartını kontrol ettiğinde yerinde durduğuna ve kartının kopyalanmış olabileceğine yönelik beyanları, ... Bankasının 22.04.2013 tarihli, suça konu kartın 09.10.2006 tarihi itibariyle kullanılmakta iken, 10.10.2006 günü telefon bankacılığını arayan ve kendisini ... olarak tanıtan şahsın kartın tarafınca bulunduğu ihbarı üzerine, söz konusu kartın aynı gün kullanıma kapatıldığına, kart hamilinin telefon ile aranmasına rağmen kendisine ulaşılamadığına, kart hamilinin 12.10.2006 tarihli dilekçesi ile yapılan harcamalara itiraz ettiğine, yapılan incelemede işlemlerin suça konu kredi kartı ile yapıldığı tespit edilerek itirazın reddedildiğine yönelik cevabı, harcamaların 23.09.2006 ve 03.10.2006 tarihleri arasında çok sayıda değişik yerlerde yapıldığına ilişkin harcama detayı karşısında, her ne kadar üç adet slip aslında bulunan imzaların sanığın eli ürünü olduğu tespit edilmiş ise de, sanık ve katılanın birbirlerini tanıdıkları, katılanın dosya kapsamına uygun olmayan aşamalarda birbiri ile çelişen beyanları, suça konu kartın, katılanın sadece bir kez biraraya geldiği iddia olunan sanık tarafından çok uzun bir zaman dilimi içinde ve katılanın bilgisi olmadan kullanılmış olmasının dosyadaki diğer delillerle uyumlu olmadığı hususu karşısında, sanığın suça konu kredi kartını katılanın rızası dışında kullandığına yönelik mahkumiyete yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması karşısında, beraati yerine yetersiz gerekçeye dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 16.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.