Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25132 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13044 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 15 - 2015/264750MAHKEMESİ : Manavgat 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/05/2015NUMARASI : 2014/273 (E) ve 2015/142 (K)Suç : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, dolandırıcılık, resmi ve özel belgede sahtecilikGereği görüşülüp düşünüldü:Başkasına ait banka hesabıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretilmesi, satılması, devredilmesi, satın alınması veya kabul edilmesi TCK.nun 245/2. maddesinde; sahte banka veya kredi kartını kullanarak kendisine veya bir başkasına yarar sağlanması ise anılan maddenin 3. fıkrasında birbirinden bağımsız ve ayrı ayrı suçları oluşturduğu, sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak kredi kartı çıkartması veya bir bankaya ait gerçek bir kredi kartının manyetik şerit bilgilerinin kopyalanarak sahte bir kredi kartı üretmesi ve bu kartı kullanmak suretiyle yarar sağlaması halinde suçtan zarar görenin ilgili banka olduğu, kartları gerçeğe aykırı olarak üretilen banka sayısınca TCK.nun 245/2. maddesi ile aynı bankanın birden fazla kartının değişik zamanlarda kopyalanması durumunda 43. maddesinin, sahte olarak üretilen kartların alışverişte kullanılması halinde ise, banka sayısınca TCK.nun 245/3. maddesi ile aynı bankaya ait birden fazla kart ile veya bir kart ile değişik zamanlarda para çekilmesi veya harcama yapılması halinde ise TCK.nun 43. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiği, somut olayda da her iki bankadan da sahte belgelerle kredi ve banka kartları çıkartılıp birden fazla kullanıldığı mahkemece gerekçeli kararda belirtildiği halde, eylemlerin kül halinde TCK.nun 245/3. maddesi kapsamındaki suçları oluşturacağı kabulüyle uygulama yapılması, katılanlar Finansbank'a karşı sahte kart üretilip kullanmak ve Türk Telekom'a yönelik dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlerde kullanım sürelerinin bitiş tarihleri itibariyle hakkında TCK.nun 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebepleri yapılmamış, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gereğince TCK.nun 53. maddesindeki düzenlemelerin infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.1- Katılan Finansbank ve şikayetçi HSBC Bank'a yönelik sahte kart üretip kullanmak suçlarından yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçların oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafiinin, sübuta ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine; Cumhuriyet Savcısının ise, temel cezaların alt sınırdan uzaklaşılarak tayininde orantılılık prensibine aykırı hareket edildiğine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin oybirliğiyle (ONANMASINA),2- Sanık müdafii ile Cumhuriyet Savcısının, katılanlar V.. V.., Türk Telekom, ....ile mağdurlar A.. A.., ... ve...e yönelik dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyizlerine gelince:a) Katılan adına sahte olarak düzenlendiği anlaşılan ancak aslı ele geçirilemeyen nüfus cüzdanı ile ilgili olarak mahkemece aldatma yeteneğinin olmadığı kabul edilerek suçun yasal unsurlarının oluşmadığından bahisle sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan beraat kararı verilmiş olması karşısında, katılan ve mağdur kurumlarda sahte belgelerle abonelik tesis edip kullanma şeklindeki eylemlerinin basit nitelikte dolandırıcılık suçlarını oluşturacağı gözetilmeden, suça konu nüfus cüzdan fotokopilerinin aslını görmeden işlemler yapan ilgili kurum çalışanlarının görevlerini iyi yapmaması sonucu işlemlere esas alınan aldatma yetenekleri bulunmayan suça konu nüfus cüzdan fotokopilerinden bahisle nitelikli dolandırıcılık suçlarından hükümler kurulması,b) Katılan V.. V.. ve mağdur...'e yönelik dolandırıcılık suçu yönünden, iki ayrı hat alıp değişik zamanlarda kullandığı anlaşılan sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,c) Katılanlar V.. V.., Türk Telekom, ..., mağdurlar Digitürk, A.. A.. ve ... yönünden hüküm ve suç tarihlerinden önce, 10.11.2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ve yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "işletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı bilgi verilmez" hükmü karşısında; sanığın sahte abonelik sözleşmesi düzenletmek şeklindeki eyleminin, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturup oluşturmadığı karar yerinde tartışılmadan "özel belgede sahtecilik" suçlarından mahkumiyetine karar verilmesi,d) Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gereğince TCK.nun 53. maddesindeki düzenlemelerin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısı ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321 ve 326. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.