İhbarname No : KYB - 2015/312406 Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçundan şüpheli R... G... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.03.2015 tarihli ve 2015/1886 soruşturma, 2015/750 esas, 2015/660 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170 ve 174. maddesi uyarınca iadesine dair Çanakkale 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.03.2015 tarihli ve 2015/110 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin (ÇANAKKALE) Ağır Ceza Mahkemesinin 08.04.2015 tarihli ve 2015/519 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;Dosya kapsamına göre, Çanakkale 4. Asliye Mahkemesince, CMK'daki aramaya ilişkin kurallara uyulmadığı, CMK'ya uygun el koyma işlemi yapılmadığı, güvenlik görevlilerinin görevlendirme ve yetkilendirilmelerinin olmadığı, hazırlık kaydı olmadan usulsüz işlem yapıldığı gerekçesiyle iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet Savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukuki nitelendirilmesinin de Cumhuriyet Savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği, somut olayda, sanığın işyerinde yapılan denetim ve kontrolde kumar oynandığı tespit edilmiş, şüpheli kumar oynanan kağıtları rızası ile teslim etmiş olup, Cumhuriyet Savcısının iddianame tanzim etmesi için yeterli delil bulunduğu, aramanın ve el koymanın hukuka aykırı olarak yapıldığı iddiasının iade sebebi olamayacağı, kaldı ki mahkemenin delillerin hukuka aykırı olarak elde edildiği kanısına varması halinde, hükme esas alıp almama konusunda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 206 ve 217. maddeleri çerçevesinde takdir hakkı bulunduğu, hukuka aykırı olarak elde edildiği iddia edilen delilin, sonradan Cumhuriyet Savcısı tarafından ne şekilde hukuka uygun hale getirilerek yeniden iddianame tanzim edebileceği hususu da tartışmaya açık bir konu olduğu nazara alındığında, mevcut delillerin kamu davası açılması için yeterli olduğu cihetle, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 08.09.2015 gün ve 59115 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.10.2015 gün ve KYB/2015-312406 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.TÜRK MİLLETİ ADINAGereği görüşülüp düşünüldü:5271 sayılı CMK.nun 170/2 madde ve fıkrasında, soruşturma evresi sonunda toplanan delillerin suçun işlendiği husunda yeterli şüphe oluşturması halinde Cumhuriyet Savcısı tarafından iddianame düzenleneceği belirtilmiş olup aynı yasanın 174. maddesinde, mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle 170'inci maddeye aykırı olarak düzenlenen, suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen, ön ödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde ön ödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen, iddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verileceği belirtilmiş, aynı maddede, suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianamenin iade edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. İncelemeye konu olayda, 21.02.2015 günü kolluk tarafından şüphelinin iş yerinde, herhangi bir adli arama veya önleme araması kararı olmaksızın yapılan denetim ve kontrol sırasında kumar oynandığının tespit edildiğinin belirtilmesi üzerine, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığının 09.03.2015 tarihli iddianamesi ile, şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği kanaatine varıldığı belirtilerek dava açılmıştır. Elde edilen delillerin, usulüne uygun bir arama kararı ile elde edilmediği hususu, CMK.nun 174. maddesinde belirtilen iddianamenin iadesi sebeplerinden biri olmadığı gibi, bu delilin yüklenen suçu ispata yarayıp yaramayacağı CMK.nun 206/2-a ve 217. maddeleri uyarınca yargılama aşamasında hakim tarafından değerlendirilecektir. Bu itibarla usulüne uygun bir arama kararının bulunmamasının iddianamenin iadesi sebebi olmadığı gözetilerek, iddianamenin iadesi üzerine Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan itirazın kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi, Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı'nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesinin 08.04.2015 gün, 2015/519 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince (BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 16.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.