Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23091 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1935 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 8 - 2014/406205MAHKEMESİ : Kırıkkale 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 31/10/2013NUMARASI : 2012/166 (E) ve 2013/428 (K)SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Mağdurun bankaya kredi kartı başvurusu yaptığı, bunun üzerine sanık H.. Y..'ın kartın bulunması gereken zarfı, şikayetçinin çalıştığı okula getirip teslim belgesini imzalatıp verdiği, şikayetçinin almaktan vazgeçtiğini beyan ettiği ve içinde kredi kartı olmadığından emin olduğu zarfı teslim aldığı, aradan iki gün geçtikten sonra mail adresini kontrol ettiğinde kredi kartının teslim edilmiş olarak görmesi üzerine bankayı aradığını ve kartın işletmeciliğini sanık M.. D..'ın yaptığı markette 10,000 TL'lik işlem yapıldığının görmesi sonucu şikayetçi olduğu, sanık M.. D..'ın da bu paranın normal harcama olmadığını, H.. K.. isimli şahıstan alacağı olduğunu, yeğeni olduğunu belirten kişinin gelerek suç konusu karttan 10,000 TL'lik çekim yapmasını istediği işlemi şifreli gerçekleştirip, bankanın da onay vermesi ile işlemin tamamlandığını beyan ettiği, böylelikle tüm sanıkların başkasına ait banka ve kredi kartını izinsiz kullanmak suretiyle yarar sağlama suçunu işlediklerinden bahisle açılan kamu davasında; sanık H.. Y..'ın "Kuryenet isimli işyerinde dağıtım elemanı olarak çalışıyorum, müştekiye bankadan gelen içinde kart olan gönderiyi teslim ettiğimde işe yeni başlamıştım, iki üç hafta olmuştu, işyerini çalıştıran diğer sanık Güngör beyle dağıtım için çıktık, bana dağıtımı nasıl yapacağımı da tarif etti, daha sonra ayrıldık, ben müştekiye ait kartı vermek üzere, müştekinin çalıştığı endüstri meslek lisesinde müştekinin yanına gittim, bankadan gönderi geldiğini söyledim, T.C. Kimlik numarasını ve imzasını da alarak bankadan gelen zarfı müştekiye teslim ettim, içinde kredi kartı olup olmadığını kesin bilmemiz mümkün değildir, bazen bankadan ekstrelerde gönderile- bilmektedir, bundan dolayı zarfın içinde ne olduğunu bilmemiz ve alıcısına da içinde şu var diye söylememiz mümkün değildir, açılmamış, naylon poşet içerisinde kağıt zarf ve naylon poşetin yapıştırılmış olduğu şekilde yani bankadan geldiği şekilde teslim ediyoruz, bende aynı şekilde müştekiye bankadan gelen zarfı usulüne uygun şekilde teslim etmiştim," şeklindeki savunması, hakkında beraat kararı verilen sanık G.. Ç..'ın da bu savunmayı doğruladığı, diğer sanık M.. D..'ın ise daha önce borç verdiği H.. K..'nın yeğeni tarafından getirilen kartı borcu karşılığı kullandığını, çalıntı olduğunu bilmediğini savunmuşsa da bu husus H.. K.. tarafından doğrulanmamıştır. Citibank'ın cevabına göre, şifrenin sesli yanıt sistemi ile oluşturulup kullanıldığı anlaşılmakta ancak buna ilişkin kayıt ve belgelerin gönderilmediği, kartın teslim tarihi 21.11.2011 günü saat 13.42 olup kartın kullanımı aynı gün saat 11.54'te gerçekleştiği dosya içindeki evrakdan anlaşılmıştır. Suça konu kartın şifresinin sesli yanıt sistemi olan .....(telefon) üzerinden yapıldığı belirtildiğinden, suç tarihinde işlem yapan telefon numarasının ve kime ait olduğunun saptanması, ses kaydı varsa istenmesi ve sanıklarla karşılaştırılması, suça konu kartın bankadan kurye şirketine gelişiyle kuryeye teslim tarihleri ve içeriğine ilişkin belgeler ile 21.11.2011 gününde sanık H.. Y.. tarafından yapılan tüm teslimatların saatlerini gösterir listenin ilgili bankayla kurye şirketinden istenmesi, ayrıca ilgili bankadan suça konu kartın kullanıma açılma tarih ve saatinin de sorulup sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının yeniden tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştır- maya dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Sanıkların suçlarının sübutu halinde uygulama maddesinin TCK.nun 245/1. maddesi olacağı gözetilmeden, hükümde "TCK.nun 245/1-3" olarak gösterilmesi, b) Gerekçeli kararda alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılmasına karar verileceği belirtilmemesine karşın, hüküm fıkrasında TCK.nun 61. maddesinde gösterilen gerekçeler belirtilmeden alt sınırın üzerinde ceza tayin edilmesi, Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görül- düğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.