Tebliğname No : 11 - 2011/100277MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/11/2010NUMARASI : 2010/297 (E) ve 2010/935 (K)Suç : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasıGereği görüşülüp düşünüldü:Şikayetçinin 27.02.2010 günü saat 19:00 sıralarında A.. Mah. A.. Cad. Üzerinde bulunan Ziraat Bankasına ait ATM makinesinden para çekmek için gittiğini, ATM cihazına kartını takarak şifresini girdiğini ancak kartın sıkıştığını, bu arada yanına yaklaşan bir şahsın yardım etmek için şifre girmesini istediğini ve bazı tuşlara bastığını, buna rağmen kartını alamadığını, 01.03.2010 günü şubeye giderek kartını almak istediğini, makinede kartının olmadığının anlaşılması üzerine, şubede hesabını kontrol ettirdiğinde başka hesaba iki ayrı havale yapıldığını öğrendiğini ve kartının sıkıştığı esnada yanına yardım etmek bahanesiyle gelen şahsın sanık olmadığını iddia etmesi, sanığın da savunmasında, 01.03.2010 tarihinde Kızılay'daki Ziraat Banka- sı'nın önünde arkadaşını beklerken, kimliğini bilmediği bir şahsın yanına gelerek para çekmek istediğini söyleyip günlük para çekme limitinin dolması nedeni ile kendi banka kartına havale yapıp yapamayacağını sorduğunu, bunda bir sakınca görmemesi üzerine, şahsın kartından kendine ait iki banka kartına 01.03.2010 tarihinde 950 TL ve 570 TL havale yaptığını, akabinde her iki havale tutarını kartlarından çekerek bu şahsa verdiğini beyan etmesi, dosyada mevcut Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası A.Ş. Eldivan Şubesi’ne ait dekontta 950 TL ve 570 TL lik havale işlemlerinin 27.02.2010 tarihinde saat 20:09:28 ve 20:13:10 sıralarında yapıldığının, valörün ise 01.03.2010 tarihinde yapıl- dığının belirtilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından, şikayetçiye ait hesaptan havale işleminin nereden, hangi tarih ve zaman diliminde yapıldığı, havale işleminden sonra sanığa ait kartlarla hangi ATM den, hangi zaman diliminde para çekildiği, paranın havale edildiği ve çekildiği ATM cihazlarında kamera kaydının bulunup bulunmadığı araştırılıp, sanığın savunması ile uyumluluğu tespit edildikten sonra hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla (BOZULMASINA), 11.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.