Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13259 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 13815 - Esas Yıl 2008





Gereği görüşülüp düşünüldü:Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen kanıtlara, gerekçe ve takdire göre suçun kanıtlanmasında ve nitelendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından bu hususlara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir, ancak: 1-Sanığa verilen temel cezanın 5237 sayılı TCK.nun 61. maddesi uyarınca, "somut olayda suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, failin güttüğü amaç ve saiki" şeklinde sayılan cezanın bireyselleştirme ölçütlerinden birine veya bir kaçına dayanılarak ele geçen silah sayısı nazara alınıp TCK.nun 3/1. madde ve fıkrasında yer alan orantılılık ilkesi de gözetilmek suretiyle, ceza tayini yoluna gidilmesi gerekirken, sanık hakkında "suç işleme eğilimi, geçmiş yaşamı ve önceki mahkûmiyeti"nden söz edilerek yasal olmayan gerekçe ile yazılı biçimde hüküm kurulması,2-5237 sayılı TCK.nun 62. maddesi uyarınca "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın fail üzerindeki olası etkileri" gibi hususlar karar yerinde tartışılmadan sanık hakkında "başkaca artırım ve indirim sebeplerinin uygulanmasına yer olmadığına" karar verilmesi,3-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53. maddenin 1. fıkrasına göre uygulama yapılırken, "a, b, d ve e bentlerinde sayılan haklarından mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, c bendinde sayılan kendi altsoyu üzerindeki velayet hakkı, vesayet veya kayyımlığa ait haklarından ise koşullu salıverilmeye kadar yoksun bırakılmasına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden "5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesindeki hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına" karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı (BOZULMASINA), 30.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.