İhbarname No : KYB - 2014/120986 Silahla kasten yaralama ve bıçak taşımak suçundan sanık K.. A..’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-e, 62 (2 kez) ve 52/2 maddeleri ile 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun 15/1 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ve 5 ay hapis ve 400 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/6. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair (BOR) Sulh Ceza Mahkemesinin 18.04.2012 tarihli ve 2010/563 esas, 2012/295 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.Dosya kapsamına göre; mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu konuda karar verecek merci 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin infazı Hakkında Kanun'un 108. maddesinde düzenlenmiş olup aynı maddenin 5. fıkrası ile de tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde şartla salıverilmeye ilişkin hükümlerin uygulanacağının hükme bağlandığı, bu sebeplerle denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca tayin ve tesbiti gerektiği gözetilmeden, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 24.03.2014 gün ve 21270 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 11.04.2014 gün ve KYB/2014-120986 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.Gereği görüşülüp düşünüldü:5237 sayılı TCK.nun 58. maddesi uyarınca hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilirken, denetim süresinin 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi uyarınca infaz aşamasında belirleneceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı'nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, Bor Sulh Ceza Mahkemesinin 18.04.2012 tarih, 2010/563 esas, 2012/295 sayılı kararının CMK.nun 309. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), hükümlerin TCK.nun 58. maddenin uygulamasına ilişkin bölümlerindeki fıkradaki “1 yıl” ibarelerinin hükümlerden çıkartılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 12.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.